Bir Kara Talih: Kızılderililer

Bartolomé de Las Casas

Quotes

See All
1492'de Amerika Kıtası, yeryüzünün gördüğü en trajik alışverişlerinden birine sahne oldu.Yerliler altın, yiyecek ve toprak verdiler, karşılığında salgın hastalık, yağma ve ölümle ödüllendirildiler.
Sayfa 10 - ŞuleKitabı okudu
Tanrı, hristiyan adını taşıyanların Amerika'da işledikleri böylesine korkunç, böylesine iğrenç baskıların intikamını aldığında kıyamet günü daha kolay anlaşılacak.
Sayfa 85 - ŞuleKitabı okudu
Reklam
Ah Gaddarlar hiçbir zaman bitmediniz !
Yerliler önce onların gökten indiğini sandılar. Ta ki hristiyanlar onlara ve komşularına, binbir çeşit kötülük, hırsızlık, şiddet ve eziyet uygulayana kadar.
Sayfa 23 - ŞuleKitabı okudu
Eğer Hristiyanlar onca nitelikli insanı öldürdüler, yok ettilerse tek amaçları altın sahibi olmak, kısa sürede çok zenginleşmek ve kişilikleriyle orantısız yüksek mevkilere gelmekti. Açgözlülükleri, dinmek bilmeyen hırsları, yerli halkın bu denli sakin, sabırlı ve kolayca boyun eğen olmasıyla birleşince onları hiç saymadılar, sevmediler ve onlara hiç değer vermediler.
"Önce direkler üzerine tahta çubuklardan bir ızgara yapıyorlardı. Sonra, onları ızgaraya bağlıyor, altlarına da hafif bir ateş yakıyorlardı. Yerliler bu korkunç işkenceler altında, çığlıklar atarak can veriyorlardı. Bir keresinde dört veya beş önemli beyin ızgaralar üstünde yandığını gördüm.( sanırım başkalarının da yandığı iki üç ızgara daha vardı). Yüksek çığlıklar attıkları içim, subayın içi sızlamış veya uykusu bölünmüş olmalı ki boğulmalarını emretti. Onları yakan, cellattan da kötü bir polis memuru, boğmak istemedi. Önce gürültü yapmasınlar diye kendi elleriyle ağızlarına odun parçacıkları tıktı. Daha sonra istediği gibi yavaş yavaş kızarsınlar diye ateşi körükledi. Yukarıda anlattığım her şeyi ve sayısız daha birçok olayı gözlerimle gördüm."
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.