İnsan denen yaratığın aradığı huzur ve sükûn ancak içinde yaşadığı toplumdan gelir.. Toplum hayatının ters akışı, yönetimle sorumlu kişilerin ahlâk altı çalışmaları ve özel çıkarları bu özlenen mutluluğu sel gibi önüne katıp sonu bilinmeyen bir noktaya sürükler. Kanımıza göre tarih, hâli değerlendirmek, geleceği aydınlatmak bakımından toplumun başlıca ışığıdır. Bu ışığı biz Türkler, öz tarihimizin tozlu yapraklarını çevirmekle fazlasıyle elde edebiliriz.
..Akıp giden günlerin boşluğu içinde bir çiviye asılıp kalmış kandil gibiydiler, uzun uzun konuşmak neye yarardı?..
Sayfa 285 - Ötüken - Uluğ ve CumaKitabı okudu
Reklam
..Hepsinin birleştiği tek bir gaye vardı: Menfaat!..
Sayfa 331 - ÖtükenKitabı okudu
Haliç'te birkaç yelkenli kendilerine sığınacak bir yuva ararcasına ilerliyor, karşıdan Galata semti, taştan yapılmış evleriyle başka bir dünyaymış gibi görünüyordu..
Sayfa 291Kitabı okudu
Yeniçeri Gülbankı
"Allah Allah illallah... baş üryan, sine püryan, kılıç al kan, bu meydanda nice başlar kesilir, olmaz hiç soran. Eyvallah; kahrımız, kılıcımız düşmana ziyan, kulluğumuz padişaha âyan. Üçler yediler pîrimiz sultanımız Hacı Bektaş-ı Veli demine, devranına hû diyelim, hûûûû!..."
Sayfa 24 - ÖtükenKitabı okudu
Resim