Bir Yanılsamanın Geleceği

Sigmund Freud
‘Hoşnutsuzluk' kavramını a priori dışlar: Uygarlık Güzelliktir, Sevgidir, Bilgidir. O usdışı bileşim olsa olsa Tarihin İstenç ile değil ama İçgüdü ile işlediğini varsayan hastalıklı nihilizme, ya da Usu değil ama Açlık İçgüdüsünü ilke yapan tarihsel özdekçiliğe ait olabilir. Bu ruhçözümleme kuramının bakış açısı değildir. Ruhçözümleme kuramının ussal ilkesi İçgüdü değil, ama Eros'tur, ve Eros onu yaratan klasik dönemin mitolojisinin kendisinde de bir dürtü değil ama Duygudur, barbarlaştırıcı değil ama tam tersine uygarlaştırıcı olan Sevginin kendisidir. Ruhçözümleme kuramı bütün bir tarihi saçmalaştıracak bir patolojiyi değil ama özel olarak modern koşulların kitlesel boyutlara yükselttiği ruhsal rahatsızlığı çözümler. Kuramın tarihsel eriminin böyle daraltılması ancak baskının (kendine ya da başkasına yönelik bilinçsiz nefretin) modern dönemde bu dönemi tarihin bütününden ayıracak bir yeğinliğe ve yaygınlığa yükselmesi ölçüsünde geçerli olabilir. Hiç kuşkusuz, doğası gereği insan varoluşu nefret ile lekelidir. Hiçbir uygarlık, hiçbir ulus, hiçbir birey bu yokedicilik duygusuna yabancı ya da bağışık değildir. Ama ruhçözümlemenin işi genel olarak nefret ile değil, özel olarak bilinçsiz nefret iledir. Ve tam olarak bu çok-şekilli bilinçsiz saldırganlık dürtüsünün evrensel bir kişilik bileşeni olması modern dönemin ayırdedici ruhsal özelliğidir. Aziz Yardımlı
95 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

88 syf.
8/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Çok uğraştım, umarım tutar...
Çarpıcı eleştiriler ve düşüncelerini dile getiren bir filozofun herhangi bir kitabın ne kadar etkileyici olabilir? Bir yanılsamının geleceği adlı kitap ilk öncelikle insanların birbirlerinden ayrı bir varlık olarak sürdürülebilmesi ve insan hayvan, totem ve tabu üzerine başlarken daha sonra dinsel doktrin üzerine ilerliyor. Freud'un
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Tutku Yayınevi · 20141,826 okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kadar kısa bir kitaba en büyük 'yanılsama' nın neden hala devam ettiğine dair sebepleri ve Freud'un, bu konudaki görüşlerine gelen eleştirilerileri bile cevapladığı bir bilgi yığınını sığdırdığı için ne yazılsa eksik kalır. Ama birkaç kelam etmeye çalışalım. Alıntı yapılmaya kalkılsa her sayfanın en az yarısını alıntılanır, öyle de güzel
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden Savaş
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden SavaşSigmund Freud · Say Yayınları · 20221,826 okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Sigmund Freud'un Din,Uygarlık ve bunlarla bağlantılı olarak halkların temelinde yatan sorunlara ufaktan göz attığı fikirlerini belirttiği bir kitap. Sorunu sadece kültür potasında eritmek kolaycılık olur.Evet kültür çok önemlidir, fakat insanların ekonomik durumları,sorunları azaltıldığı sürece bu yöne daha çok eğiliminin olacağı da çok açıktır.Arz-talep meselesi misali insan ihtiyaç duyduklarını arzulayan canlı.Din konusuna da bu şekilde bir yaklaşımı var.Kendi adıma insanların kendilerini yönetecek birilerini araması ve ihtiyaç duyması hiç anlam veremediğim bir konudur.Bu anarşizm gibi gözükse de,değil. Freud'un kitleler hakkında ki görüşleri çok açık,net ve haklı diye düşünüyorum.Mantıktan ziyade duygusallık özelliği bulunan kitlelerin herkesin anlayacağı terimle gaza gelerek,yanlış kararlar vermesi özellikle Tarih ve politikada çok görülmüş bir olaydır.Freud bir çok konuya mantıksal yaklaşarak kabul edilebilirlik seviyesini yükseltiyor zira tespitleri de bir çok noktada başarılı.İnsanlara yeni bir bakış açısı katmak adına da okunması,anlaşılması gereken bir eser.Açık görüşlü bir biçimde,dikkatli şekilde açık bir zihinle okunduğu takdir de etkisi daha yüksek olacaktır.
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden Savaş
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden SavaşSigmund Freud · Say Yayınları · 20221,826 okunma
88 syf.
8/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Herkese Selamlar kitabı bitirdim tek solukta bitireceğiz en güzel anlamlı kitaplardan biri tavsiye ederim Kitabın İncelemesi bu şekilde: Sigmund Feud.. Sayın Freud bu eserinde uygarlık ve din arasında ters orantının izahını psikolojik açıdan değerlendirmek istemeye çalışmış..Yanılsamalar yanılsamalar...şüpheler şüpheler.. olasılıklar olasılıklar...Zaman kaybı bir eser olduğunu söyleyemeceğim; ancak her olumsuzluğun altında da din yanılsaması olabilir ihtimâli olduğunu dayatmaya çalışması biraz profesyonellikten uzaklaştırıyor yazarı..Gerçek mana da din doğru algılandığında hem akla hem mantığa hem de kalbe hitap edip onları aynı doğrultuda yön verebilecek bir güç olduğunu savunan biri olarak Freud' un kadercilik ve körü körüne boyun eğmek olarak algı oluşturması herhalde dönemindeki yanlış din anlayışıyla izah edilebilir..Doğaya karşı kuvvet elde etmek için evvelen kendi öz benliğini keşfetmesi kâfîdir kanaatimizce.. Sadece çıkarımlar üzerinden hareket etmek ve herhangi bir sonuca ulaştırmayacak acabalarla beyin fırtınası yapmak isterim diyecek herkese tavsiye edilebilirim..
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Tutku Yayınevi · 20141,826 okunma
250 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Sigmund Feud.. Sayın Freud bu eserinde uygarlık ve din arasında ters orantının izahını psikolojik açıdan değerlendirmek istemeye çalışmış..Yanılsamalar yanılsamalar...şüpheler şüpheler.. olasılıklar olasılıklar...Zaman kaybı bir eser olduğunu söyleyemeceğim; ancak her olumsuzluğun altında da din yanılsaması olabilir ihtimâli olduğunu dayatmaya çalışması biraz profesyonellikten uzaklaştırıyor yazarı..Gerçek mana da din doğru algılandığında hem akla hem mantığa hem de kalbe hitap edip onları aynı doğrultuda yön verebilecek bir güç olduğunu savunan biri olarak Freud' un kadercilik ve körü körüne boyun eğmek olarak algı oluşturması herhalde dönemindeki yanlış din anlayışıyla izah edilebilir..Doğaya karşı kuvvet elde etmek için evvelen kendi öz benliğini keşfetmesi kâfîdir kanaatimizce.. Sadece çıkarımlar üzerinden hareket etmek ve herhangi bir sonuca ulaştırmayacak acabalarla beyin fırtınası yapmak isterim diyecek herkese tavsiye edilebilir..
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Tutku Yayınevi · 20141,826 okunma
85 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
En Büyük Yanılsama: Din
"Medeniyet mutluluğumuzu tahsis eder mi?" gibi soruları Sigmund Freud'a soracak olursak kesinlikle net şekilde 'hayır' cevabını alacağız. Freud'a göre medeniyet insanların tatmin duygusunu sınırlayan, onları mutsuz yapan asli şeydi. Örneğin ben ve bir arkadaşım aynı kadından hoşlanıyoruz, onu çok arzuluyoruz. Fakat kadın beni değil de
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Oda Yayınları · 20181,826 okunma
85 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Dinsel öğretiler bir yanılsamadır. Din insanları uyuşturur ve bilimle taban tabana zıttır. Bilimin bize veremeyeceği şeyleri başka yerden aramak asıl yanılgı budur. FREUD , diğer kitaplarına da atıf yaparak bir çok şeyi açıklamış bu kitabında. Psikoloji alanında merak sahibi iseniz okumanızı tavsiye ederim .
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Oda Yayınları · 20181,826 okunma
85 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Uygarlığın bilim, eleştiri, sorgulama ve mantık noktalarıyla daha faydalı bir şekilde ilerleyeceğini Freund bu kitabında açıklamakta. Dini öğretiler ise dile getirdiği uygarlığa büyük duvar olduğunu söylüyor. Küçük kitap ama içeriği sağlam düşüncelerle dolu.
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Oda Yayınları · 20181,826 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Say Yayınları tarafından oluşturulmuş bu eser üç bölümden oluşmaktadır. İlk bölüm; James Strachey tarafından Freud'un hayatı ve düşünceleri üzerine yazılmış geniş bir özeti içermektedir. İkinci bölüm; Freud tarafından kaleme alınan "Bir Yanılsamanın Geleceği" adlı metindir. 'Din bir yanılsamadır.' temeli üzerine
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden Savaş
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden SavaşSigmund Freud · Say Yayınları · 20221,826 okunma
88 syf.
7/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Freud bu kitabında temel olarak bir yanılsama olarak gördüğü dinin nasıl oluştuğunu anlatıyor. Tanrı düşüncesinin nasıl geliştiği, dinsel düşüncenin psikolojik anlamı, uygarlık ve din ilişkisi konularına değiniyor. Uygarlığın ve bilimin gelişmeden önce oluşan inanç sistemlerinin gerekçelerini ve bunların devamlılık arz etmesindeki nedenleri, bütün bu yanılsamalara insanın neden ihtiyaç duyduğunu açıklıyor. İnsanlara küçük yaşta dini doktrinlerın aşılanmamasını ve uygarlığın devamlılığının bütünüyle akılcı temellere oturtularak sağlanabileceğini savunuyor. Bunu söylerken kendinin de bir yanılsama içerisinde olabileceğinin altını çizerken bunun din gibi histerik olamayacağını söylüyor. Kitapta ara ara karşıt görüşlere de yer verip çeliştiğini düşündüğünüz kısımlarda bu savların hepsini cevaplıyor. Bu sayede konuyu daha geniş bir açıdan değerlendirebiliyorsunuz. Kitap kısa ama içi dolu dolu ve akıcı ilerliyor. Freud’un analizleri ve tespitleri çok iyi. Onun akli ve entelektüel yapısının anlaşılmasında önemli bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · İkilem Yayınevi · 20201,826 okunma

Yazar Hakkında

Sigmund Freud
Sigmund FreudYazar · 139 kitap
Sigmund Freud, 6 Mayıs 1856'da, Freiberg in Mähren, Moravya, Avusturya İmparatorluğu'nda (günümüzde Příbor, Çekya) doğdu. 23 Eylül 1939'da, Londra, Birleşik Krallık'da öldü. Psikanaliz öğretisini geliştirmiş olan Yahudi kökenli Avusturyalı bir nörologtur. Kişiliğin 5 farklı dönemden geçerek geliştiğini öne süren Psikoanalitik Kuram'ın kurucusudur. Orta seviye bir Yahudi yün tüccarının, kırk yaşındayken, kendisinden yirmi yaş küçük bir kadınla yaptığı ikinci evliliğinden dünyaya geldi. Ekonomik bunalımdan dolayı ailesi Viyana'ya yerleşmek zorunda kaldıklarında, Freud henüz 4 yaşındaydı. 1938 yılına kadar burada yaşadı. Lisede Latince, Fransızca ve İngilizce öğrenirken kendi çabalarıyla da İbranice, İspanyolca ve İtalyanca öğrendi. Başarılı bir öğrenciydi. Başlangıçta istemediği halde Goethe'nın yapıtlarından etkilenerek tıp okumaya karar verdi. Üniversite yıllarında Yahudi düşmanlığıyla karşılaştı, okuldaki arkadaş çevresinden dışlandı. 1876 yılında fizyolojist Brücke'nin laboratuvarına girdi, burada anatomopatoloji ve insan sinir sistemi üzerine araştırmalar yaptı. 1881'de tıp öğrenimini bitirdi. 1883'te dönemin ünlü beyin anatomisi ve nöropatoloji uzmanı Dr. Theodor Meynert'in yönetiminde psikiyatri kliniğinde asistan olarak çalışmaya başladı. 1884'de kokain üzerine bir inceleme yapmakla görevlendirildi. 1884'te kokainin analjezik özelliklerini keşfetti, anestezik niteliklerini ise sezinledi. (Yaşamım ve Psikanaliz adlı yapıtında kokainin anestezik niteliklerini aslında bildiğini, yalnız tıp çalışmalarını bıraktığından dolayı bunların başkaları tarafından ortaya çıkarıldığını ileri sürer.) Aldığı bir bursla 1885'te Paris'e gitti, Salpêtriê Hastanesi'nde, Jean Martin Charcot'nun yanında staja başladı. Burada histerinin belirtilerini, hipnotizma ve telkinin etkilerini gözlemledi. Charcot'dan çok etkilendi. (Yaşamım ve Psikanaliz 'de Charcot'ya ne kadar düşkün olduğu görülür) Charcot'nun konferanslarını Almancaya çevirdi ve 1886'da yayımladı. 1886'da Paris'ten ayrılarak Berlin'e gitti. Burada çocuk nöropatolojisiyle ilgilendi. Viyana'ya dönerek özel hekimliğe başladı. 1886 ekim ayında 4 yıldır nişanlı olduğu Martha Bernays ile evlendi. Sinir hastalıkları ve histeri şikayetiyle kendisine başvuranlar üzerinde dönemin ünlü tedavi yöntemlerini, elektroterapi ve hipnotizmayı uyguladı. 1887'de Dr. Bernheim'in Telkin ve Telkinin Tedavideki Uygulamaları Üstüne adlı kitabını çevirdi. Elizabet von R. adındaki bir kadın hasta kendisini serbest çağrışım yöntemine zorlayınca hipnozdan vazgeçti. 1892 - 1895 yılları arasında Charcot'nun Salı Günü Dersleri adlı kitabının çevirisini, savunma psikonevrozları üzerine bir makaleyi ve saplantılar ve fobiler üzerine başka bir makaleyi Breuer ile ortaklaşa hazırladı. Ancak tıp çevrelerince Histeri Üzerine İncelemeler hoş karşılanmadı. Bu yapıtta psikanalizin temel ilkelerine rastlanır. 1896 yılında babasının ölümü üzerine derin bir bunalıma girdi ve sistematik olarak kendini çözümlemeye başladı. Yine aynı yıl Breuer'le nevrozların cinsel açıdan açıklanması konusunda ters düşerek yollarını ayırdı. Histerinin cinsel etiyolojisi üzerine verdiği bir konferans skandala yol açtı. Bu dönemde W. Fliess'le yazışmaları, özçözümleme süreci, hayatı üzerinde önemli etkiler yarattı. (Bu yazışmaları Freud'un ölümünden sonra eşi ve kızı tarafından kamuoyuna duyurulmuştur. Freud psikanalize özel hayatını karıştırmak istemediğinden, kişisel kayıtlar bırakmamış, birçok yazışma ve mektubunu ölümünden önce yakmıştır.) Hayatının 10 yıl süren bu döneminde, Freud hem yandaş, hem öğrenci bakımından yalnız kaldı. Kendini hastaların tedavisine ve psikanalizin yaratılmasına yoğunlaştırdı. Bu sürecin sonucu olarak 1897'de Oedipus Kompleksi, 1900'de Düşlerin Yorumu (iki cilt) adlı eserler ortaya çıktı. 1908'te Viyana Psikanaliz Derneği kuruldu. Bu olay, Freud için bir dönüm noktasıydı, Yaşamım ve Psikanaliz kitabında buna büyük yer verdi. Ancak bu tarihten önce bile Freud'un çevresinde çözümlemenin giderek kurumlaştığı görülür. 1902'den sonra "Çarşamba Günleri Psikoloji Derneği", adı altında başta P. Federn, O. Rank, W. Stekel ve Alfred Adler olmak üzere, Freud'un ilk yandaşları bir araya toplandılar. 1904'de E. Bleuer'le yazışmaya başladı. 1907'de Bleuer'in asistanı Carl Gustav Jung tarafından ziyaret edilir. Jung aynı yıl Zürih'te Freud Derneği'ni kurdu. Bu Freud için büyük bir başarıydı, zira psikanaliz artık ülke sınırlarının dışına çıkmıştı. Takip eden yıllarda Jung, 1. Psikanaliz Kongresi'ne katıldı ve psikanaliz üzerine konferanslar vermek üzere Freud ile birlikte ABD'ye yolculuk etti. Freud, 1910 - 1920 yıllarında Psikanaliz Üzerine, Bir Paranoya Vakası Özyaşam Öyküsü Üzerine Psikoanalitik Gözlemler: Başkan Screber, Totem ve Tabu, Narsizmin İncelenmesine Giriş, Yas ve Melankoli adlı eserleri yayımladı. 1923'de kendisine üstçene ve damak kanseri tanısı kondu. İzleyen yıllarda 33 kez ameliyat oldu. Sürekli protez takması gerektiğinden dolayı uzun yıllar konuşma ve yemek yeme sıkıntısı çekti. 1938'de Naziler'in Viyana'ya girmesiyle birlikte en küçük çocuğu Anna ile birlikte Avusturya'yı terk etmek zorunda kalarak Londra'ya yerleşti. Ölümüne dek tedavi ve çalışmalarına burada devam etti. Freud, prensipleri gereği kişisel hiçbir özel belge, anı defteri, mektup bırakmamış, hepsini yakmıştır. Bu nedenle, Freud'a dair ilk ve en kapsamlı bilgiler ilk olarak yakın dostu İngiliz psikaytr Ernest Jones'un 1953'te yayımlanan üç ciltlik Sigmund Freud'un Yaşamı ve Yapıtları adlı kitabıyla ortaya çıkarıldı. Eserleri - Zur Psychopat­hologie des Alltagslebens (Günlük Yaşa­mın Psikopatolojisi) - Die Traumdeutung (Düşlerin Yorumu) - Über Psychoanaly­se (Psikanaliz Üzerine Beş Ders) - Totem und Tabu (Totem ve Tabu) - Zur Einführung des Narzissmus (Narsisizmin İncelenmesine Giriş) - Unbehagen in der Kultur (Uygarlı­ğın Huzursuzluğu) - Jenseits des Lustprinzips Das Ich und das Es (Haz İlkesinin Ötesinde Ben ve İd) - Der Mann Moses und die monotheistische Religion (Musa ve Tektanrıcılık) - Cinsellik Kuramı Üzerine Üç Deneme, 1905 - Der Witz und seine Beziehung zum Unbewussten, Nükte ve Bilinçdışı'yla İlişkisi, 1905 - Psikanalizin Tarihçesi, 1914 - Psikanalize Giriş Dersleri, 1917 - Yaşamım ve Psikanaliz, 1925 - Tutukluk, Semtom ve Korku, 1926 - Bir Yanılsamanın Geleceği, 1927 - Kültür İçindeki Huzursuzluk, 1930 - Psikanaliz ve Uygulama, - Psikanaliz Üzerine, - Olgu öyküleri - Histeri ile Mücadele
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.