Birinci Dünya Harbi'nde Türk Harbi 5. Cilt Çanakkale Cephesi Harekâtı 1'inci, 2'nci ve 3'üncü Kitapların Özetlenmiş Tarihi (Haziran 1914 - 9 Ocak 1916)

Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı - ATESE

Quotes

See All
"Çanakkale müdafaası, üç mucizeler muharebesidir : Hâli kurtardı; ma­ ziye hamâset ve azametini iade etti; vatanımızı bir vatanı ebedî yaptı."
Sayfa 255 - Sami Paşazade SezaiKitabı okudu
Mevcut toplar genelde çağının 25-30 yıl gerisinde, eski ve çok çeşitli olup, yedek parça ve cephane bütünlemesi oldukça güç ve menzilleri de kı­ saydı. Bunlar, düşman donanmasının modern toplarına karşı korunma olanağı bulunmayan basit taş ve topraktan hazırlanmış tabyalara yerleştirilmiş cep­haneleri az ve dönüş yetenekleri çok sınırlı toplardı.
Reklam
Deli Petro zamanından beri sıcak denizlere ulaşmayı ulusal politikası hâline getiren Rusya, bu emellerini gerçekleştirebilmek için 1907, 1908 ve 1911'lerde İngiltere'ye, Avusturya - Macaristan İmparatorluğu ve Osmanlı Dev­leti'ne boğazlarda üs verilmesini amaçlayan notalar göndermekten geri kal­mamıştı. Rusya'nın her fırsatta yinelediği bu notaların, en sonunda Osmanlı Dev­leti'nin Üçlü Bağlaşma'ya kaymasında etken olduğu bilinmektedir.
"Türk askerinin savaş ve dövüş hususunda haiz bulunduğu evsafın bi­ dayette lâyıkıyla takdir edilmemiş olması, İngilizler için felâket olmuştur... Türk askerinin ne yaman muharip olduğunu, İngilizler, kendileriyle dövüştükten sonra bit-tecrübe anlamışlardır."
Sayfa 254 - İngiliz Generali Aspinal OglanderKitabı okudu
Kuvvetli topçu ve mayın engeleriyle donatılabilecek, boğazdan geçmeye kalkışacak bir donanma, ne kadar güçlü olursa olsun kara kuv­vetleriyle iş birliği yapmaksızın bu hareketini başarıya ulaştırma şansına pek sahip değildir.
Reklam
Genel durum, 1 nci Fransız Tümeni'ni de kullanmak suretiyle Sed- dülbahir'deki amfibi harekâtı pekiştirerek, sıkışılan bu dar boğazdan kurtarmayı gerektiriyordu. Bu amaçla Seferi Kuvvetler Başkomutanı General Hamilton, 26 Nisan sa­ bahı verdiği emirde ; "1 nci Tümen'in Seddülbahir'e çıkacak biçimde hazırlanması ve Kum­ kale'deki kuvvetlerini 26/27 gecesi geriye almasını" istedi. Bu çekilme, tam bir sessizlik içinde gece yapıldı. Gün ağarırken Kum­ kale'de tek bir Fransız eri kalmamıştı. Bu boşaltma, Fransızlar açısından ne kadar başarılı idiyse, olayın Türk birlikleriyle yakın temastayken gerçekleştirilmesi de, Türkler açısından o kadar üzücüydü. Eğer Türk birlikleri, keşif ve güvenlik hizmetlerini iyi yürütüp uyanık dav­ ransalardı, bu boşaltma Fransızlara pahalıya mal edilebilirdi. Fransız çekilmesinin, ertesi gün tümene çok gecikilmiş olarak (saat 16.20) bildirilmesiyse, ayrıca düşündürücü bir olaydı.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.