"Aslında içi bomboştu, sanki beyni bomboş. Bir makina onu yürütüyor, kaldırımdan indirip bir başka kaldırıma çıkartıyor, trafik ışıklarında onu yolun karşısına geçiriyor ama o hiçbir şey hissetmiyordu."
"Aslında öyle sonsuz, uçsuz bucaksız güzellikler vardı ki şu kısacık yaşamda ama nedense insanoğlu onları görmek, içine sindirmek, bunlarla mutluluğu yakalamak yerine ne kadar anlamsız şeylerle hayatını tüketiyordu."
Kalbinin hızlandığını, nefesinin sıklaştığını hissetti. O an onu ne kadar özlediğini ve bugünkü yıkılmışlığının üstüne bir de böyle bir acıyı taşıyamayacağını hissetti.