Kolay okunabilirliği ve kurgusuyla, kitap okumama ivme kazandırsın diye başlamıştım. Çok bir beklentim yoktu açıkçası. Kitap bana Albert Camus yabancı kitabını anımsattı.
Harold Silver'ın insan olma hikayesiydi bizi bağışla. Duygusuz, duyguları reddetmiş değil de duyguların ne olduğunu bilmeyen bir adam Harold. Ailesi tarafından ciddiye alınmayan, pek arkadaşı olmayan, sıkı bir düzenle hayatını idame ettiren birisi. Bir şükran günü kardeşinin eşiyle öpüşmesiyle dağılan hayatı, kendini sorgulaması ve o dağınıklığın içinde kendisini keşfedip aslında hep özlem duyduğu aileyi kurmasının öyküsü. O insan olurken insanların neleri başarabileceğine tanık oluyorsunuz.
İçim ısındı kitabı bitirince.
"Bu bir yakarış, bu bir efsun. Bizi bağışla."