Edebiyatı "bir milletin hafızası, fikrinin ve hayatının hatıraları" olarak gören yazarın anı türünde yazdığı bu eser, 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın ilk demlerine tekabül eden bir zaman diliminde İstanbul'un Boğaziçi denilen bölgesinde yaşayan insanların zevklerini, dertlerini, birbirleri ile olan ilişkilerini, aşklarını, sosyal yaşamlarını en ince ayrıntısına kadar anlatan ve spesifik bir konudan hareketle inşa edilmiş olmasına rağmen pergelin bacaklarını oldukça geniş tutan harika bir edebi yapıt.
Mehtapta (ay ışığı altında) kayık/sandal sefasının etrafında dönen olaylar anlatılırken özellikle tabiat ve insan üzerinde yapılan betimlemeler beni mest etti. Kitaptan hem manevi hem de maddi anlamda birçok bilgi edindim.
Olumsuz eleştiri olarak ise bazı noktalarda tekrara düşülmüş.
Tavsiye ederim.