Kültür, kültürlü olanı bilgi(lilik) yanılsamasına düşürür, bu ise çok tehlikelidir, zira bilmeyen biri arar ve tartışır, ama bildiğini sanan biri halinden memnun uyur.
kafaları koşullandırma günümüzde o dereceye vardı ki racine'in bir trajedisine ya da raffaello'nun bir tablosuna pek değer vermediğini itiraf eden bir kişiye rastlamak son derece nadir bir olay. aydınlar arasında da tıpkı ötekiler arasında olduğu gibi. hatta bu mitsel değerlerin en militan savunucularının bu ötekiler arasından, racine'den tek satır okumamış ve raffaello'nun bir tablosunu bile görmemiş insanlar arasından çıkması da dikkat çekicidir.
Halk artık sanatsal yaratıya değil, bazı sanatçıların çevresinde reklam yaygarasıyla yaratılan yapay saygınlığa saygı göstermeye çağrılıyor. Eserleri soruşturmak gelmiyor halkın aklına, sadece onları taşıyıp yayan reklam kanallarını soruşturmak geliyor. Yalnız halkın değil bizzat sanatçıların tutumları da, kültürel propagandanın gerçekleştirmeye çalıştığı, asıl değerin reklama verilmesi olayından dolayı değişime uğruyor. Onlar da reklamın eserlerin içeriğinden önce geldiğini düşünme noktasına geliyorlar. Ve böylece, reklamı eserin —yaratıldıktan sonraki— niteliğine bağlı sayacak yerde, eseri —yaratılma sürecindeyken— yapılmasına vesile olacağı reklama bağlı sayma durumuna düşüyorlar.