Boş Şişelerin Yolculuğu, ülkesi İran’dan kaçıp, ailesiyle birlikte Hollanda’ya yerleşmiş bir sığınmacı olan Bolfazl’ın hikâyesi. Bolfazl, sığındığı bu yeni ülkenin her şeyine alışmak zorundadır: Diline, ineklerine, yağmuruna, perdelerinin arkasından yabancıları merakla dikizleyen ev kadınlarına ve elbette komşusu Réne’ye... Bolfazl’ın, bu hiç tanımadığı dünyayı İran gelenekleriyle birleştirip uyumlu bir evren yaratması gerekir. Neyse ki karşısına Réne çıkar. Tesadüfen iyi bir arkadaşlık kurduğu Réne, boşanmış, bunalıma girmiş, sonradan eşcinsel olmuş, çevresi tarafından dışlanmış, intihara kalkışmış, "kendi ülkesinde bir sürgün" dür. Réne’nin yaşamı ile Bolfazl’ın kendi gelenek, efsane ve masallarına dair anlattıkları, bazı noktalarda tuhaf bir paralellik kurar. Boş Şişelerin Yolculuğu, eski İran söylencelerinin, doğa tanrılarının, modern dünyanın, geçmişin ve şimdinin aynı kervanda yolculuk ettiği bir roman.
