Doğu Batı Okumaları

Bozuk Satıh

Adnan Bülent Baloğlu

Bozuk Satıh Sözleri ve Alıntıları

Bozuk Satıh sözleri ve alıntılarını, Bozuk Satıh kitap alıntılarını, Bozuk Satıh en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İkinci Dünya Savaşı gibi büyük yıkımlara sebep olan toplu savaşlar, girişimci kapitalistin arzu ettiği ortamlar değildir ancak sükûnet ve çatışmasızlık hâli de işine gelmez. Ballı kazançlar için hareket ve rekabet gerekir. Hareket rekabeti, rekabet çatışmayı, çatışma bol kazancı getirecektir. Bu bakımdan terör coğrafyaları da bir başka kazanç kapısıdır onun için. Bol bol silah ve ilaç satar. Boşaltılan bölgeler ayrı bir geçim kapısıdır onun için. Önce ateşe verir, sonra yangını söndürmek için kurtarıcı rolüyle çıkıverir ortaya. Karda yürür, iz brakmaz.
Soğuk savaş kavramı mânidardır, ciddi mesajlar içerir: Savaş henüz bitmedi, sadece sıcak çatışma sona erdi, bundan böyle savaş silahlarla değil, ideolojilerle sürecek! İdeolojilerin gölgesinde dünya, iki kampa bölünür, müttefik olmayı kabul etmeyen her devlet, düşman damgası yer.
Reklam
Kur'an-ı Kerim'in ifadesiyle kalpleri taşlaşmış hatta ondan da öte sertleşmiş (Bakara, 2/74.), kötülükleri kendilerini çepeçevre kuşatmış (Bakara, 2/81.) bu kötüler, iflah olmaz bir ikiyüzlülük ve sahte bir inatçılıkla dillerine doladıkları değerleri azgın bir sapkınlıkla ayaklar altına almak ve kirletmekle meşguller. 'Aşk Ahlâk' isimli klasik eserinde, "Yazık o gafillere ki uyuşan ruhlarını bir varlık sanırlar; içlerindeki hayvanı doyurmak için dünyayı bir pula satarlar; kör kuvvetin elinde harap olmak onların nasibidir" diyen merhum Hilmi Ziya Ülken Hocamız'ı rahmetle anmak boynumuzun borcu.?
İslam dünyası için bozuk satıhlı yol bir türlü bitmiyor. Sonuna gelir gibi olduğu her anda, sanki gizli bir el onu tekrar yolun başına döndürüyor. Tarifsiz bir kısır döngü, bir labirentte tıkılıp kalma hâli, dön dolaş aynı yerdesin.
Hakikat şu ki...
Geçmişi dağılan, toplumsal bağları çözülen, tutamak noktaları altüst olan, tarihî mirası yitiren, kutsal ile bağları gevşeyen veya kopan, ahlaki değerleri buharlaşan toplumlar ağır bedeller öderler..
Müslümanlar, Moğol saldırılarını ve Birinci Dünya Savaşını bir kenara koyarsak, tarihin hiçbir döneminde bu kadar savrulmamışlar, kendi yerel ve böl- gesel sorunlarını çözmede hiç bu kadar çaresiz kalmamışlar, hiç bu kadar karmaşa ve şiddet batağına saplanmamışlardır. Hakikat tekelcilerinin İslam dünyasına hâlihazırda ödettikleri faturalar tarihin hiçbir döneminde bu kadar ağır olmamıştır.
Reklam
İnsan ve ona ait değerler, dünyanın her yanında aynı ayarda kabul görmüyor ne yazık ki. Gelişmiş, kalkınmış, zengin ülkeler sınıfının bir üyesi iseniz değeriniz yüksektir. Geri kalmış, fakir ülkelerden birinden iseniz 'fason' muamelesi görürsünüz.
Sayfa 19 - Buharlaşan evrensel değerler!Kitabı okudu
Şeytanın dizginsiz özgürlük ve ölümsüzlük vaadiyle ayarttiği insanı belli bir noktadan sonra frenlemek imkansız gibi görünüyor
Sayfa 66 - Diyanet İşleri Başkanlığı
Hikâyenin sonu malum; aristokrat kulübün hükümranlığı yıkıldı ve yerine insana hakkını teslim eden, değerlerini baş tacı eden, insani olanla ilahî olanı buluşturan bir medeniyet doğdu.
Reklam
Her ne hikmetse..
Her ne hikmetse heba ve israf olan kaynaklar Müsümanlarındır; harap olan, haritadan silinen şehirler Müsümanlarındır; yok olan, uçup giden tarih ve kültür mirası Müsümanlarındır. Velhasıl, ölen, öldüren ve sakat kalanlar da Müsümanlardır.
Allah'ın izniyle, siz hizaya geleceksiniz.
Dünyanın en zengin ve en nüfuzlu kişilerinden biri olan Amerikalı bankacı ve iş adamı David Rockefeller'in sözleri hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kadar açık ve net: "Bizler küresel bir dönüşümün eşiğindeyiz. İhtiyacımız olan şey, yerinde ve vaktinde bir büyük kriz. Böylece uluslar, Yeni Dünya Düzeni'ni kabul edecekler."
Sayfa 127Kitabı okudu
Başınıza gelen her bir musibet sizin kendi elinizle kazandıklarınız yüzündendir. Şûrâ 42/30
Sayfa 75 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Bugün Islam ülkelerinde faaliyet gösteren irili ufaklı, bir kısmı silahlı mücadele içinde olurken bir kısmı pasif kalan örgüt sayısının 60 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Rakamın ürkütücülüğü ortadadır. İslam'ın en hakiki mümessili olarak kendilerini gören bu grupların hakikat tekelciliği iddialarının İslam dünyasına ağır bir fatura ödettikleri malumdur. Şehirler enkaz yığınlarına dönüşürken, kaynaklar heba olmaktadır; masum insanlar ölümle göç arasında bir tercihe zorlanmaktadır. Silaha harcanan milyon dolarların ise haddi hesabı yoktur.
Malik bin Nebi, "İslam dünyasının sorunu Filistin sorunudur." diyenlere, "Hayır, Müslümanların temel sorunu geri kalmışlıktır." der. Malik bin Nebi'nin bu tespiti üzerinde durulması gereken bir sosyolojik olguya işaret eder.
Sayfa 44 - Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları
101 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.