Brief Einer Unbekannten

Stefan Zweig
platonik aşkın en güzel tanımı
''hep senin etrafındaydım, hep gergin ve hareketliydim; ama sen beni ancak cebinde taşıdığın ve karanlıkta sabırla senin saatlerini sayıp ölçen, yollarında sana duyulmayan nabız atışlarıyla eşlik eden ve senin acele bakışlarının saniyelerin tik taklarının ancak milyonda birinde yöneldiği saatin yayının gerginliğini hissettiğin kadar hissedebiliyordun.''
"Aber wer bist du mir, Du, der du mich niemals, niemals erkennst, der an mir vorübergeht wie an einem Wasser, der auf mich tritt wie auf einen Stein, der immer geht und weiter geht und mich läßt in ewigem Warten? " "Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?"
Sayfa 30
Nur Dich, der Du mich nie gekannt und den ich immer geliebt.
"Wer war das?" fragte meine Freundin. Ich konnte ihr nicht gleich antworten. Es war mir unmöglich, Deinen Namen zu nennen.
Sayfa 13 - "O kimdi" diye sordu arkadaşım. Onu hemen cevaplayamadım. Adını söylemek imkansızdı.Kitabı okudu
Ich tat eigentlich den ganzen Tag nichts als auf dich warten und dich belauern.
Sayfa 15 - Aslında tüm gün seni beklemek ve gözetlemekten başka bir şey yapmadım.Kitabı okudu
... Fakat bu bütün genç kızların, o yumuşak başlılıkla katlanmasını bilenlerin öyküsüdür. Onlar acı çektiklerini asla söylemezler. Kadınlar katlanmak için yaratılmışlardır. Kuşkusuz bu onların kaderidir, onu çok erken öğrenirler ve neredeyse hiç şaşırmazlar, o kadar ki bela çoktandır başlarında olsa bile varlığını kabul etmezler.
...çünkü dünyada hiçbir şey karanlıktan çıkıp gelen bir çocuğun fark edilmeyen sevgisine benzemez, çünkü sevgi hiçbir zaman yetişkin bir kadının arzulayan ama bilinçsizce meydan okuyan aşkı kadar ümitsiz, kendini diğerine hizmet etmeye adayan, boyun eğen, daima pusuda yatan tutkulu bir sevgi değildir.
Sayfa 15 - Karbon kitaplarKitabı okudu
Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?
Sayfa 52