Kur'ân-ı Kerîm'i okudukça o senin qören qözün , duyan kulaqın olur, unutma.
Unutmam, diyor Süleyman.
Daqa taşa bakarsın, şu qördüqün çiçeklere, sokaktan qeçen adamlara, her şeye, her şeye. Bu çiçek neler söylüyor, bu adam nereye gidiyor, bu taşı buraya niçin koymuşlar, hep anlarsın. Gece ile qündüz ,, uyku ile uyanıklık, hayatla ölüm birleşir. Dünyada niçin varsın, anlarsın. Okudukça açılırsın. Açılırsın ne demek ?
Ayakbaqı olan şeylerden kurtulursun bir, bir Gittikce hafiflersin....
“Hey... Hey... diyorum. Yavaş ol... Bu şiir senin değil.
Olsun, diyor.
Ne zararı var. Ayrılıklardan şikayet ediyor nasılsa. Bana da uyar, sana da.”
"Kitabını okuyor.. İşte gerçek bir sebep daha. Kitap okuyan bir kadın. Öğretmen olsa bile... Burada, bu parkta, bunca zamandır... İçinizde hiç kitap okuyan bir kadın gören oldu mu?.."