Buhranlarımız ve Son Eserleri

Said Halim Paşa

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İslâm dünyasının selâmeti için çare, bütün sosyal ve siyâsi hayatını, İslâmiyet'in değişmez ve ebedî hakikatleri üzerine kurmaktan ibarettir.
Sayfa 263Kitabı okudu
DÜŞTÜĞÜMÜZ HATA NEDİR?
Biz, memleketimizin mesut olması için, Avrupa kanunlarını tercüme edip almanın kâfi geleceğini zannettik. Ve bu kanunların bizde kabul ve tatbik olunabilmesi için, onlarda yapılacak birkaç değişikliğin yeteceğini hayal ettik. Meselâ: Adalet sistemimizi islâh etmek için Fransız adalet sistemini esas aldık. Halbuki Fransız cemiyeti, bizimkine aslâ benzemeyen, aslı ve menşei, ruh hâli, âdetleri ve gelenekleri, irfânı ve medeniyet seviyesi ile bizden pek farklı olan, ihtiyaçları ise çok ve çeşitli bulunan bir toplumdu. Fransız adalet sistemi mükemmel oluşu ile bizi cezb etti. Bu da, bizce kabul olunması için kâfi görüldü. Halbuki Fransa'ya hiç bir şekilde benzemeyen bizimki gibi bir memleket için, bu sistemin uygun olup olmadığını kimse düşünmedi. Bu tarzda icra ettiğimiz adliye islâhatının, bunca seneler ça lıştıktan sonra mâlum şekilde ve hiç derecesinde neticeler vermesi şaşılacak birşey değildir.
Reklam
Buhranlarımız
Bizi daima hata ve yanlışlara sürükleyen ahlâkî noksanlarımız, yapmakla mükellef olduğumuz vazifeleri yerine getirmemize mânî olmaktadır. Ayrıca gurur ve bencilliğimiz, noksanlarımızı ve kendi gerçek değerimizi anlamamızı önlüyor. Kendimizi beğenerek, lâyık olmadığımız şeyleri elde etmek istiyoruz. Kayıtsız, tembel ve rahatına düşkün oluşumuz "câhil âlimler" derekesinden kurtularak faydalı insanlar olabilecek derecede, ilim ve irfan tahsil etmemize mâni oluyor.
Sayfa 123Kitabı okudu
Peygamberimiz bize " Müslümanların başına gelebilecek felaketlerin en kötüsünün, 'cehâlet' olduğunu" haber vermişti.
Sayfa 234 - İz YayıncılıkKitabı okudu
Herkes Önce Kendini Düzeltsin
Vatanımızın bulunduğu kötü durumdan, en büyükten en küçüğe kadar herkese, mevki ve önemine göre bir mes'ûliyet payı düşmektedir. Vatanın başına gelen felâketler, vatan evlatlarının ahlâkî noksanları sebebiyledir. Bu noksanlık, anavatana karşı olan vazifelerin yerine getirilmesini önlemektedir. Mes'uliyetimizi ve noksanlarımızı her birimizin vicdânen kabul etmemiz gerekir.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.