Marguerite Duras, bu kitabı önce öykü olarak kaleme almış daha sonra oyunlaştırmıştır. Oyun üç perdeden oluşuyor ve bir çırpıda okunuyor. Salâh Birsel'in dilimize çevirdiği bu oyunu, ilk olarak Jean-Louis Barrault 1965 yılında Paris'te sahneye koymuştur. Ülkemizde ise Ankara Devlet Tiyatrosunda, 1967 yılında Melek Ökte tarafından sahnelenmiş. Anne, oğul ve sevgili üçgeninde geçen oyun aslında anne ile oğul arasında bir geçmiş hesaplaşmasıdır. Yalnızlık ve mutsuzluk duyguları içinde gidip gelirken, her şeyin zamanında yaşanınca güzel olduğunu ancak bazen hayatın bize söz söylemeye fırsat vermediğini görüyoruz. Belki de anne haklıdır: " ...her şey boş, her şey. En iyisi sırt üstü yatmak, hiçbir iş tutmamak."