Sadece boşluk sarmallarının, yoklukların, sessizliklerin, boşlukların, eksik bağlantıların, zaman dokusundaki söküklerin bende bir anlam ve değer duygusu yarattıkları bir döneme girdim
Gündüzler ve geceler, şimdi şu dalgaların yaptığı gibi dövüyordu beni; aralarınnda hiçbir fark yoktu, eşittiler ya da çok rastlantısal ayrımlar vardı, bir anlam ya da ölçü yüklenmesi söz konusu olmayan iniş-çıkışlardı yaşanan.