Bütün Şiirleri 3

Sayın Erbaş'ı okumadığım günlerin boşa geçtiği hissine kendimi fena halde kaptırmış bulunmaktayım. Okuyanlar bilir, insan onun şiirlerini okumaya başladı mı sürekli okumak istiyor. Bu kadar güzel, bu kadar naif, bu kadar anlamlı sözcükler... Her biri yüreğimde ayrı ve derin bir yer ediniyor.
Tek sorunum tüm bunları mesai saatleri içerisinde yapmaktan kendimi alamıyor oluşum. Günün içinde derin ve ani duygusal geçişler yaşıyorum.
Üstelik bu kitabındaki şiirleri de diğer kitaplardaki şiirlerine göre çok daha etkili. Bence kitaplarının üzerine okunması için en uygun saatlerin yazılması gerekli. Bir de mesai/okul saatlerinde ulaşamayacağınız yerlerde saklayın derim. Unutmadan belirtmek gerekir, oda sıcaklığı önemli değil, kitapları kalbinizi her zaman sıcak tutacak dizelerle dolu :)

Şükrü erbaş ile tam olarak tanışmamız Bağbozumu Şarkıları kitabı ile olmuştu. Onu Pervane ,Yaşıyoruz Sessizce ve daha sonra bütün şiirleri 1-2 en son olarak da 3 eklendi. Her birinin değeri ayrı bende çünkü bütün şiirleri 2 kitabına pek ısınmasamda bana hediye olarak gelmesi mest etmişti beni...

Ama eğer Şükrü Erbaş okumaya "bütün şiirleri 1" kitabı ile falan başlasaydım sanırım kendisini pek sevemezdim. Kesinlikle haddime değil ama Şükrü Erbaş'ın yazdıkça daha güzel dizeler çıkarmaya başladığını düşünüyorum. Henüz daha yazılarını okuyamadım en kısa zamanda okumak istiyorum.
Bütün şiirleri 3 kitabı;
Üç Nokta Beş Harf
Sarkacın Kalbi
Yalnızlık Heceleri
Gölge Masalı
Unutma Defteri kitaplarından oluşuyor.

Şükrü Erbaş kalemi ile bir çok kişiye kendini sevdirebiliyor. "... bendim tek alıcısı sözlerimin." diyordu kendisi ama her okuyan ilk şiirinde ya da ilerleyen şiirlerde kendisini muhakkak bağrına basar. Çünkü biliyordu sevmenin acısını, içimizden biriydi, yaralıydı gidenlerdendi, belki benim algıda seçicililiğimdi ama ölümü de sevip bekliyordu, ölümün özgürlüğüne güveniyordu ve yalnızlığı da kılavuzu olarak görüyordu. "Üç noktayla biten bir cümleydi artık..." (32)

Kitapları çizerek okumak çok hoşuma gider, kitabı elime aldıkça çizili cümleleri okumak kendimi iyi hissettirir. Bu kitapta kalemi elimden bırakamadım diğer sevdiğim kitapları gibi... Kitabı elime alırken soluk alarak okuyacaktım ama nedense su gibi akıp gitti kitap. Şükrü Erbaş okumak insana güzel hissettirir, kendini okuyormuş gibi olursunuz. En çaresizimiz olarak yazarak en cesur olduğunu da göstermiştir.(42)
Şükrü Erbaş'ın sevdiğim kitaplarına bir kitap daha ekleyerek kapattım kitabımın kapağını...
Son olarak da ;
"Ben gidip hayal kuracağım
Siz oturup gerçeklerinizi sevin. " (20)

Herkesin gönlünde bir aslan yatarmış.Herkesin gönlünde yatan bir şair de var elbet :) Benim gönlümde yıllardır yatan tek aslan Şükrü Erbaş..
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları'yla tanıdım onu.Her satırda bir çok duyguyu en derinde hissettim. Tek bir satırla böyle hissettiren şair çok azdır :) Alıp okumam böyle başladı.Daha sonra Bütün Şiirleri 1-2-3 diye geldi :) En beğendiğim 2.kitap en az beğendiğim 3.kitap oldu :) Bir çok şaire göre yinede açık ara farkla önde kitap.. Şiir emek işidir,şiir duygu işidir ve az da olsa şiir bilgi işidir.Şiiri anlamak için ayrı bir yetenek,ayrı bir kapasite olmalı diye düşünüyorum..Şiir dalgali bir deniz :) Daha önce şiir okuyup da sevemedim ya da bana hitap etmedi diyorsanız Şükrü Erbaş okuyun,okutturun :)
Biraz spoi vermek istiyorum ve en sevdiğim satırlarla başbaşa bırakıyorum sizi :)

Biz,dünyanın üstüne kapanarak yaşayanlar; duygumuzun dışındadır bulutlar, göçmen kuşlar..Hayvanlardan tiksinerek insan oluruz!Karşılıksız sunulan her şeyi aşağılarız.En fazla öfke uyandırır başkalarının acıları.
&&&&
Biz,dünyanın üstüne kapanarak yaşayanlar; Akşam düşündürmez bizi.Hiç bir ayrılık boşluk yaratmaz bizde.Masalına bile katlanamayız sevmenin.Tek yaratıcı gücümüz hasettir.
&&&&
Bizler,kötülüğün küçük tanrıları...Kendi ölüsüne secde edenler... Yaşarız bizim diye,başkalarının biçtiği bir hayatı...

Kimi şairler bize diğerlerinden daha şair gelir, kimilerini daha çok severiz. Benim de yıldan yıla değişir en sevdiğim şairler; Orhan Veli'nin tahtına Edip Cansever, onun tahtına İsmet Özel, onun tahtına da Gülten Akın oturmuştur. Son iki yıldırsa o tahtta yayıla yayıla Şükrü Erbaş oturuyor.

Ve aşk bizi
doğuran
annemizdir.
Ve şiir tek
kalemizdir
bizim.

Şükrü Erbaş'ın 2000 yılından sonra yazdığı şiirler var kitapta. Bütün şiirleri1-2 deki şiirlerini daha çok beğenmiştim. Haksızlık etmek istemiyorum ama sanki şair iki binli yıllarla yoğunlaşan popüler kültürden etkilenmiş gibi. Tabi bu benim düşüncem, şiir seven herkesin rahatlıkla okuyabileceği bir kitap olduğunu söyleyebilirim.