Öncelikle 720 sayfayı birkaç satırla nasıl özetlerim bilemedim. Hikâye başarılı ve bu başarının en büyük etkeni bence yazarın yazmaya olan aşkı. Öyle bir aşk ki bu resmen yazmalara doyamamış. Yazdıkça yazası gelmiş bizleri felsefi gezinmelere çıkarmış, insan hakkında hemen hemen her şeyi keskin bir zeka ile tespit etmiş ve trajik olayları bile etkileyici bir komiklikle bizlere sunmuş. Kitabın isminden gelen bütünün parçaları gerçekten parça parça işlenmiş ve sonunda "Bütünün Bir Parçası" ortaya çıkıvermiş. İnsan ruhunun derinliklerine işleyecek anılar, karakterlerin iyi bir kurmacanın içinde tam yerinde verdiği mesajlarla, her yönden uyumlu olan bu romanda herkese göre bir şeyler var. Terry Dean, Martin Dean, anne babaları, Jasper, Astrid, Eddie, Caroline, Anouk, Cehennem Kulesi ve Harry ya da diğerleri kısaca her karakter hikâyesiyle bir başkahraman bu romanda. Sadece karakterler değil Suçun El Kitabı, Öneri Kutusu, Gözyaşı Kavonozu, Labirentli Ev, Yeşil-siyah kaplı defterler derken her nesnenin de hikâyesi bambaşka. Son olarak ben her ne kadar 2.5 ay gibi uzun bir sürede bitirsem de, sayfa sayısı gözünüzü korkutmasın okuması oldukça kolay. Okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim.