Kitabı şimdi elimden bıraktım ve koşarak buraya inceleme yazmaya geldim. Duygularım tazeyken paylaşmak istiyorum, taze dedim ama kitabın son bölümünü okurken öyle bir hissiyata kapıldım ki bunu nasıl anlatabilirim gerçekten bilmiyorum. Söylediğim ilk kelime 'olamaz' dı. Gerçekten hiç ama hiç beklemediğim bir sondu, zaten kitabı hayranlıkla okudum sonunda yaşadığım o duyguyu ise sanırım ömrüm boyunca unutamayacağım. Mutlaka ama mutlaka okuyun, hayattan eğer bir şey istiyorsanız hatta istemeyip vazgeçmek istiyorsanız bile okuyun sadece okuyun.
Büyü Dükkanı beni çok tesir altına alan bir kitaptı. Okuduğum ilk günden beri (5 yıl oldu) hep dilimde dolaşan hep önerdiğim bir eser. Yazarın üslubu, konulara bakış açısı, karakterleri ve konuyu oluşturduğu ana tema müthiş bir biçimde işlenmiş. Hep bir şeyler istiyoruz bunun altında ne yatıyor, bizi ona iten ne bilmiyoruz ilk kitabında yani Büyü Dükkanı'nda bunu okuduk.
Bu kitapta ise bilge satıcımızın iç dünyasına küçük bir Çınar'la yolculuk yaptık. Aslında bu kitapla her taş şimdi yerine oturdu ve inanın kitap muhteşem bir tat bıraktı. 2 kitabı da kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum bence geç kalmayın..
Kitapla kalınız...
