Yeni Bir Devrin Başlangıcı

Büyük Selçuklular

Cihan Piyadeoğlu

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Diğer taraftan yaşananlardan sonra Gazneliler divanında yapilan görüşmelerdeki sorun sıralamasında Selçuklular, çok gerilerde kalmıştı. Çünkü Sultan Mesud'un da dillendirdigi gibi, her ne kadar Selcuklular savaşmak üzere toplanmislarsa da onların durumu da kendilerinden farklı değildi. Ancak onun bu sözüne gelen itiraz da şu şekildeydi : Selçuklular'in elinde yem vardı, kendilerine yiyecek ulaşıyordu, hayvanları dinlenme fırsatı bulmuş, ayrıca da iyi beslenmisti. Diğer bir ifadeyle Selçuklular'in durumu hiç de kötü sayılmazdı. Bir maceraya atılmaktansa otun bolca bulunduğu Herat'a ve Badgis taraflarına gidip hayvanları besleyerek dinlendirmek daha doğru bir seçim olurdu. Selçuklular'a yapılacak bir saldırı ise bundan sonra yapılmalıydı .Bu görüş Sultan Mesud'un savunduğu görüşe muhalefet etmek maksadıyla dillendirilmisti. Mesud, Selçuklular'in Merv'e gitmek niyetinde olduğunu belirterek bu şehre gitmenin daha doğru bir seçim olacağını söylüyordu .Kendisine yapılan itirazları görmezden gelen Mesud'a karşı bir araya gelen Gazneli devlet adamları, onu bu fikrinden vazgeçirmek için ona haber göndermişlerdi. Kurak bir kıştan sonra ot ve suyun yeterince bulunmadığı Merv'e gitmenin askerî zorlayacağı ve başlarına kötü işler gelebileceği şeklindeki bu haber sultanı bir hayli kızdırmış ve o: "Bir daha birisi bana bu çeşit haber getirirse, boynunu vurmalarini emrederim. " demişti. Verilen bu cevap " Söylenecek söz kalmadı. Biz kuluz, ferman sultanındır. " denilerek kabul edildi. Sultan Mesud, tahmin edilebilen sona doğru yol almayı seçmişti.
Diğer taraftan Sultan Mesud, Selçuklular'a kaybettiklerini geri almakla meşguldü. O , Nesa'da bir süre kaldıktan sonra Baverd ve Ustuva üzerinden Nisabur'a giderek şehri tekrar hâkimiyetine almaya karar verdi. Aralık 1039 başlarında şehre gelmiş, 17 Aralık'ta da Bağ-i Sadyah'a inmişti. Bağ-i Sadyah , Tuğrul Bey şehre hâkim olduğunda ikamet ettiği yerdi. Dolayısıyla Tuğrul Bey'in buradan silinmesi gerekiyordu .Bunun için onun şehre geldiğinde oturduğu taht ve hatta yerde serili olan yaygı parça parça edilerek fakirlere dağıtıldı. Ayrıca o sırada Tuğrul'un emriyle dosetilmis olan tuğla ve kiremitler de sökülerek yeniden inşa edilmişti .Böylece Selçuklular'in ve Tuğrul Bey'in şehirde bırakmış olduğu izler bir anda silinmiş , şimdi sıra onları Horasan'dan silmeye gelmişti .Ancak bunu yapmanın hiç de kolay olmadığını anlamaları için kısa bir zamana ihtiyaçları vardı.
Reklam
Horasan'dan gelen yeni haberler durumun hiç de iyi olmadığını gösteriyordu. Herkes bir diğerini suçluyordu. Mağlubiyetin neden olduğu ağır havada Sultan Mesud, Ramazan Bayramı için kutlamalar bile yaptirmamisti. Artık bir şeylerin değişmesi gerekiyordu. Bunun için de ilk işareti vezir vermiş ve " Artık işleri farklı bir biçimde ele almak gerekir. " sözü, Gazneliler'in meseleye farklı bir bakış açısıyla yaklasacaklarinin da işareti olmuştu.
Aslına bakıldığında neredeyse 1035 anlaşmasının şartları 1039'da da tekrar edilmişti. Bununla birlikte barış şartları Selçuklular'in umurunda değildi. Aynı durum Gazneliler için de geçerli olduğundan kimse anlaşmanın uygulanmasının pesine düşmedi. Zaten Selçuklular anlaşmaya göre boşaltmaları gereken yerleri terk etmemiş, kısa süre sonra da maddelerin aksi yönünde faaliyetlerde bulunmaya başlamışlardı. Aslında durum Hâkim Ebu Nasr ez-Zevzeni'nin ifade ettiğinden farklı değildi. Nitekim o, anlaşmadan sonra vezirle yaptığı özel bir görüşmede şöyle demişti:" Selcuklular'a hiçbir şekilde itimat edilmemelidir... Onların aldatıcı sözlerine inanmamak ve onlara asla güvenmemek gerekir. Onların düşüncelerine yerleşen padişahlık etmek düşüncesini ok ve kılıçla bile çıkarmak zordur. Sultana karşı aldıkları mağlubiyet sebebiyle barışa rıza göstermiş ve geri çekilmişlerdir. " Ona göre Selçuklular hedeflerine ulaşmak için özellikle Maveraünnehir'den yeni kuvvetler getirecekti. Hatta onlar bir süre itaat etmiş gibi görünse de sonra artan nüfusları sebebiyle yeni şehirler isteyecek, yağma faaliyetlerinde bulunacak ve yaşadıkları yerlerin az olması sebebiyle bunları yaptıklarını söyleyeceklerdi. Nitekim zaman onu haklı çıkaracaktı.
Sultan Mesud, bir hükümdardan beklenildiği şekilde bütün hazırlıklarını yapmış, Selçuklular'a son darbeyi indirmek üzere harekete geçme kararı almıştı. ilk bakıldığında her şey yolunda görünüyordu. Almış oldukları tedbirler sayesinde Selçuklular zor şartlar altında çöllere çekilmek zorunda kalmışlardı. Kendileri de gerekli hazırlıkları tamamlamış, olması gerektiği üzere Nisabur da gerçek sahibinin eline geçmişti. Ancak bütün bunlara rağmen işler hiç de iyi gitmiyordu. Nitekim Gazneliler, büyük bir kıtlığın içine düşmüşlerdi.
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.