You can find Featured Büyüsü Bozulmuş Dünyayı Büyülemek books, featured Büyüsü Bozulmuş Dünyayı Büyülemek quotes and quotes, featured Büyüsü Bozulmuş Dünyayı Büyülemek authors, featured Büyüsü Bozulmuş Dünyayı Büyülemek reviews and reviews on 1000Kitap.
Postmodern toplumsal kuram biçem olarak da akademik değil edebidir. Bu perspektife yakın düşünürler akademisyenlik ve edebiyat arasında net bir çizgi çekme düşüncesini reddetmekle kalmaz aynı zamanda modern düşünme yönteminin bir parçası olarak sınır çekme çabalarının çoğunu ya da tümünü reddederler. Daha da önemlisi postmodern düşünürler toplumun hayli akılcı olduğu düşüncesini de reddederler. Postmodern toplum da bazı akılcı unsurlar olabilse de, duygular, sezgi, yansıtma, spekülasyon, kişisel deneyim, gelenek, şiddet, metafizik, kozmoloji, sihir, cinsel duygular ve mistik deneyim ile karakterize edilmesi daha mümkündür.
Büyüsü Bozulmuş Dünyayı Büyülemeyek: Tüketim Araçlarının Devrimcilestirilmesi, bu ortamların ve bunlara benzer birçok başkalarının son yarım yüzyıldaki gelişmelerini ele alıyor. Mal ve hizmetleri tükettiğimiz yerlerde devrimci bir değişim gerçekleşti ve bu değişimin yalnızca tüketimin niteliğinde değil toplumsal hayat üzerinde de derin bir etkisi oldu.
Kısıtlama sürekliliğinin en aşırı ucunda Goffman'ın Tam Gözetim Kurumu dediği şey vardır. yani içindeki insanlar üzerinde Tama yakın bir denetim Kuran kurum. Goffman'ın aklında cezaevleri ve akıl hastaneleri olsa da bir tam gözetimi kurumuna getirdiği tanım çeşitli yeni tüketim araçlarına özellikle yolcu gemilerine de uygulanabilir. bir tam Gözetim Kurumu uzunca bir süreliğine geniş toplumla ilişkisi kesilmiş çok sayıda insanın birlikte kapalı resmi olarak yönetilen bir yaşam sürdüğü dinlenme ve çalışma yeridir. cezaevlerindeki ya da akıl hastanelerindeki insanlarda çok etkindir ama gemi yolcuları da benzer şekilde denizdeyken gemiden inemezler yolculuk sırasında ancak orada var olanlarla yetinebilirler ve gemi ne zaman ve neyi sunarsa ancak onu tüketebilirler.
Modern dünyanın farklılaşma ile karakterize edildiği söylenebilir -yani daha çok yeni ve farklı şeylerin yaratılması. Sanayi devrimi boyunca hep daha çok şey bulundu, yaratıldı, üretildi ve geniş çapta dağıtıldı. Bu geniş ürün çeşitliliği, bunların tüketildiği ortamlarda da paralel bir farklılaşmaya yol açtı. Dolayısıyla modernite hayli farklılaşmış ve birbirinden katı sınırlarla ayrılmış tüketim araçlarıyla karakterize edildi: kasap dükkanı et, fırıncı ekmek, manav meyve ve sebze sattı.
Ewen, modern reklamcılığın gelişimini I920'lere ve yöneticilerle sahiplerin artık yalnızca işçileri kontrol etmenin yeterli olmadığını kavramasına bağlıyor. Tüketiciler kapitalizmde o kadar önemli bir rol oynamaya başladı ki, kendi kendilerine karar almalarına izin verilemezdi. Sonuçta insanların bu kararları almasına "yardımcı olmak" üzere tasarlanmış modern reklamcılık gelişti. Bu aşama, üretim toplumundan tüketim toplumuna geçişte bir ilk aşamayı temsil ediyordu.
Sayfa 51 - Ayrıntı, 2000. (Stuart Ewen. Captains of Consciousness. New York: McGraw-Hiil, 1976.)Kitabı okudu
(…) alışverişle eğlence arasındaki ayrım tümüyle yok olmuştur. Mal ve hizmetler için alışveriş yapmanın keyfi artık yeterli değildir, başka eğlencelerle de tamamlanmalıdır. İndirimli alışveriş merkezlerinin artmasında ve (sözde) pazarlığın keşfi fikrinde yansıdığı gibi, alışverişin kendisi daha eğlenceli olmalıdır.
Daha çok şeyi kendi kendimize yapmamız tüketme tarzımızda başka bir önemli değişikliktir ve bunu yaratan da yeni tüketim araçlarıdır. Birçok tüketim katedrali müşteriye eski tüketim araçlarında onlar için yapılan şeyleri kendisinin yapmasını söyler. Eskiden dükkanlarda satıcılar bize mallar getirirdi, şimdi istediklerimizi süpermarketlerde, süper mağazalarda, mega alışveriş merkezlerinde vb. bulmak için büyük bir zaman harcıyoruz. Fast food restoranlarında bizden yalnızca masamıza servis yapmamız değil, yemeğin ardından masayı temizlememiz de isteniyor. Bankamatikleri kullanırken eskiden banka memurlarının yaptığı işi kendimiz yapıyoruz.