Sayfa Sayısına Göre Buzdolabındaki Köpek Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Buzdolabındaki Köpek sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Buzdolabındaki Köpek kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sırdede gerçekten de ağaçlardan çok iyi anlardı. Onun için bir tür “ağaç doktoru” denebilirdi. Yolu üstündeki hiçbir ağaç kurumaz, hastalanmaz, kurtlanıp böceklenmezdi. Sırdede'nin eli hep onların üzerindeydi.
Köylüler, “Dedenin adresini bulmak çok kolay,” derlerdi. “En sağlıklı ağaçları takip et, evine ulaşırsın.”
Şehirli insanlar hep birbirlerine ihtiyaç duyarlar, tek başlarına yaşayamazlar. Kulak, ayak, burun, göz, el, kol, kafa bir araya gelmek için çırpınıp durur; hepsi bir arada olunca çok mutlu olurlar. Ama bir yandan da yalnızlıklarını kaybettikleri için hayıflanırlar.
Nihal Hanım, "Canlılar para ile satılır mı?" diye hayretle sordu.
Dalgın Beyde şaşırmıştı. "Rusya'dan buraya köpek getirmek doğru mu? Her canlı doğduğu yerde yaşamalı," diye mırıldandı.
"Gelirken, Afrika'dan göç etmiş bir hüthüt kuşuyla karşılaştım," dedi Sevgi Hanım. "Çamlara zarar veren kese böceklerini yiyiyordu. Eğer mart ayında, ta Afrika'dan bu kuşlar gelmezse, böcekler çamları kurutur, hastalandırır. Hüthüt kuşları, zararlı böcekleri yiyerek çamları koruyor. Hem de besleniyorlar."
"İnsanlar konuşmuyordu, ama her yerleri hareket halindeydi. Gözleri, burunları, kaşları, kulakları, elleri, kolları, bacakları, hatta ayakları bile bir şeyler anlatıyordu, ama dilleri çalışmıyordu."
Sevim gezmeyi çok seviyormuş ve bir gün Cem'e köpek almış cem ise çok sevinmiş ama annesi babası yani o başka ülkeden buraya alışamazama almışlar
köpek hep oyun oynamak istiyormuş ama köpek büyüdükçe hareket etmek de zorlanıyormuş ve hep kaybolmuş hep de soğuk yerlere saklanırmış cem onu zor bulurmuş