Manzarası sana bakan amed'in herhangi bir kıraathanesinde havayı derin derin solumak diyorum, belki de anlamaktır AHMET KAYAYI, ana dilinde yazdığı bir türkünün delice heyecanını hissetmek.
Bakır tellerle örülmüş fakir ama zengin gönüllü bir çocuğun komünist oyuncağı
Belki odun kömüründe pişmiş bir çay ya da
Dilimin ucunda kalan sarma tütün sigarası.