Her zaman dediğim ve inatla savunduğum bir şey vardır bu yazar için: o da bir "üstad" olduğudur. Neyin ve kimin üstadıdır? Diriliş erlerinin üstadı. Peki kimdir bu diriliş erleri? Politikada, sanatta, üretimde, akla gelebilecek her entelektüel cephede, dünyaya, göklerin kitabı'ndan satırları yağmur gibi yağdıracak olan vahiy neslinin erleridir, bu diriliş erenleri. Bu diriş erleri bilir ki, bütün gerçek kitaplar, tek bir kitab'ın etrafında tavaf etmesinden ibarettir. Diriliş erleri bilir ki, maddileşmiş kavramlara yeni bir hızır soluğu getirmek için yapılması gereken şey, medeniyetimizin tahkik ve tahlil edilmesidir. Diriliş erleri bilir ki, bu aşamaları geçen idelerimizi, vahiy medeniyetin toprağına can suyu olarak dökmektir vazifemiz. İşte bize gösterilen yol budur üstad tarafından. Yakılan ışık budur. Gözlerimizi kamaştıran meşale bu. Ülkümüz, yeni bir İslam sitesi. Ülkümüz, yeni ama kadim kalan bir ölçü. Ülkümüz, insanlığı sevgimizde diriltmektir. Sevgi devrimi nedir, sorusunu bilmektir diriliş erlerine düşen pay. Hatırla, ne diyordu üstadımız: " Sessiz sedasız örülecektir diriliş bilincinin kozası." Vesselam.