"Çoğunluk ilkesine dayanan kapitalizmde azınlıkların söz hakkı yoktur. Siyasi özgürlük, herkese seçme seçilme hakkı vermesine rağmen, oylama sistemi, çoğunluğun çıkarları ve istekleri yönündedir.
Hükümet ve kanun koyucu güçlerin elinde tuttuğu, maneviyatın hiçe sayıldığı böyle bir düzende azınlıkların, çoğunluğun kendi hesaplarına çıkardıkları kanunlara uyması gerekir. Kim onların çıkarlarını düşünecek? Kim onları kötü muameleden veya toplu katliâmlardan koruyacak.
Böyle bir toplumda despotizm, adaletsizlik ve başkalarının hak ve hürriyetlerine tecavüzlerin artması çok normaldir. Eskiden tek kişi bireylerin haklarını gasbederdi, oysa şimdi bu işi kutsal çoğunluk yapıyor."
Kitap çağdaş insanın materyalizm ve kapitalizmin yalancı özgürlük vaatlerini ve komünizm, sosyalizm ve sosyal İslam bakışıyla değerlendirmektedir.