Ülkemizde, kökeni ta bin dört yüz yıl öncesine dayanan bir çatışma ve ayrışma yaşanmaktadır ki, bu da Alevi-Sünni ikiliği ve çatışmasıdır. Araştırmacılara ve tarih bilimcilere göre İslam tarihinde Hz. Muhammed'in ölümünün hemen arkasından başlayan Halifelik kavgası, görünürde Hz. Ali'ye karşı gibi görünen fakat özde Hz. Muhammed sülalesine karşı yapılan iktidar mücadelesi ve bu mücadelesi ve bu mücadelenin galipleri olarak gözüken Muaviye, Yezit ve ardıllarının vahşete varan kılıçlı ve zehirli öldürme sonucunda zorunlu olarak Hz. Ali'yi sevenlerin oluşturduğu "muhalefetçi" düşünce ile iktidarcı (Sünni) düşünce arasındaki ayrım, yüzyıllardır süren ve yer yer tartışmaya, kavgaya ve hatta silahlı çatışmaya dönüşen Alevi-Sünni ikiliğini yaratmıştır. Kuşkusuz bu yaratılan ikilikte, rol alan aktörler de olmuştur. Bu aktörlerin başında ülke yöneticileri ve onların işbirlikçileri gelmiştir. Bin dört yüz yıl öncesinden başlayan sünni ideolojiyi egemen kılma mücadelesi, günümüze dek devam etmiş ve halen de etmektedir.