Merhabalar...
Hangi bilim dalı havuzuna ait olursa olsun, herhangi bir bilimsel disipline ait bir konuyu, genele ( İndirgemek söz konusu değil burada ) anlatmaya çalışmanın oldukça meşakkatli bir eylem olduğunu düşünüyorum. Kaldı ki psikoloji gibi soyut bir bilim alanına ait bir konunun, genele anlatılmaya çalışılmasının ciddi bir sözel ve yazınsal hitabet yeteneğine ihtiyaç duyduğunu da alenen kabul etmemiz gerekiyor. İşte tam da bu noktada, Karen Horney, bir bilim kadını olmasının ötesinde, kullandığı dil ve konuya hakimiyetiyle, empati sahibi ve öğrenci merkezli bir öğretmen edasıyla, çağımızın davranış bozukluklarını ( Kime ya da neye göre? ) nevrozlar ana başlığı ekseninde, edebiyat ve yaşanmış insan dramlarından örnekler vererek anlatmaya çalışmış ve başarılı da olmuş. Ayrıca çağımız insanındaki nevrozları ve türevlerini, Freud'un aksine, salt biyolojik temellendirmeden kaçınarak, kültürel ve çevresel faktörleri de konuya dahil edip bölümlendirerek, daha açıklayıcı ve anlaşılır kılmış. Psikolojiye ve tabiri caizse insana hafakanlar getiren bu çağın ister gündelik, isterse daha geniş bir zaman diliminde er kişiye nevrotik olarak neler kazandırdığını ya da kaybettirdiğini daha iyi kavramamız açısından salık verilebilecek iyi bir kitap. Keyifli okumalar dilerim.
