Cahiliye Bilinci

Seyyid Kutub

Most Liked Cahiliye Bilinci Posts

You can find Most Liked Cahiliye Bilinci books, most liked Cahiliye Bilinci quotes and quotes, most liked Cahiliye Bilinci authors, most liked Cahiliye Bilinci reviews and reviews on 1000Kitap.
Bize yaptığınız eziyete karşı elbette dayanıp direneceğiz.
Tarihin derinliklerinden gelen bu onurlu kafile Kur'an'ın ışığı altında belirgin bir şekilde açığa çıktığı üzere yüzyıllar boyunca zamanın ilerlemesine, coğrafi yerlerin değişmesine ve insanların farklılaşmasına rağmen değişmeyen tutumlarla, benzer bunalımlar ve deneyimlerle karşılaştı. Bu kafile sapıklıkla, basiretsizlikle, azgınlıkla, ihtirasla, baskıyla, gönül huzuru içinde, ALLAH'ın zafere erdireceğinden emin olarak, umudunu o günün geleceğine bağlayarak, her an ALLAH'ın şu kesin ve sağlam vaadinin ger çekleşeceğini bekleyerek yoluna devam ediyor: " O yollarımızı bize dosdoğru göstermişken, biz ne diye ALLAH'a güvenip dayanmayalım? Bize yaptığınız eziyete karşı elbette dayanıp direneceğiz (yılmayacağız). 0 halde tevekkül eden (mü'min)'ler, yalnız ALLAH'a güvenip dayansınlar." İnkar edenler, peygamberlerine: "Andolsun'ki ya sizi yurdumuzdan çıkarırız ya da mutlaka milletimize (dinimize) dönersiniz." dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti:" O zalimleri muhakkak helak edeceğiz." (İbrahim 12-13).
İslam açık ve seçik olarak ortadadır küfür'de öyle.
Kuşkusuz bu aldanmışların zannettiği gibi ALLAH'ın dininin bu tür ciddiyetsizlik ve başıboşlukla ilgisi yoktur. İslam açık ve seçik olarak ortadadır. Küfür'de öyle. İslam yukarıda vurguladığımız anlam ile Allah'tan başka ibadete layık ilah olmadığına şahitlik etmektir. Kim bu şekilde şahitlik etmez ise ve onu bu anlamı ile hayatına aktarmaz ise ALLAH ve Rasulü'nün bu kişi hakkında hükmü açık ve nettir bunlar ALLAH'ın kitabına göre kafirlerdir, zalimlerdir, fasıklardır, mücrimlerdir.
Reklam
Cahiliyye beşerin kendisi gibi bir beşer için hüküm koymasıdır.
(Yoksa onlar) cahiliye (devrinin, İslam dışı batıl) hükmünü mü istiyorlar? Kesin inanan (ve bilen) bir toplum için, hükmü ALLAH'tan daha güzel olan kim vardır? (Maide 50) Cahiliyyenin anlamı bu ayette açık bir biçimde belirleniyor. Cahiliyye beşerin kendisi gibi bir beşer için hüküm koymasıdır. Cahiliyye, kulların kullara kulluğudur. ALLAH'a kulluk bırakılarak O'nun ilahlığının reddedilmesi, insanlardan bazılarının hüküm yetkisini kendileri gibi bir beşere vererek ilah kabul etmesi ve onlara ibadet etmeleridir.
Yağcılığa ve uzlaşmacılığa yeltenmemelidirler.
İslami Hareket, öncelikle mü'minleri yolu ile mücrimlerin yolununun belirginleşip ayrılması ile yola koyulmalıdır. İnsanları ALLAH'ın yoluna davet eden bu hareketin mensupları hakka davet konusunda açık ve kesin olmalıdırlar. Doğru olan sözü söyleme noktasında yağcılığa ve uzlaşmacılığa yeltenmemelidirler. Davayı sunarlarken hiç bir korku ve endişeye kapılmamalıdırlar. Kınayıcıların kınaması, çığırtkanların bağırıp çağırması onları davalarından alıkoymamalıdır. "Bakınız bunlar müslümanları kafir sayıyorlar, dinsiz kabul edip tekfir ediyorlar" diye bağıran çığırtkanların bağırmasından etkilenmemelidirler.
Bunların birbirilerine karışmalarına imkan ve ihtimal yoktu.
İslam'ın putperestlikle, ALLAH tanımamazlıkla, imansızlıkla ve esas itibarı ile semavi bir temele dayanmasına rağmen sonradan bir tahrifata uğratılarak tabiileri tarafından değiştirilerek bozulan dinlerle karşılaştığı sıralarda. Evet nerede ve nasıl olursa olsun. İslamın tüm bu grup ve milletlerle karşılaştığı günlerde mü'minlerin yolu da, suçlu günahkarların yolu da, kafirlerin yolu da açık seçik gözler önündeydi. Bunların birbirilerine karışmalarına imkan ve ihtimal yoktu.
Yeryüzünde son çırpınışlarını yaşayan cahiliyye uygarlığı.
Hayatımın Kur'an'ın gölgesi altında geçen ve şekillenen düşüncelerime göre; yeryüzünde son çırpınışlarını yaşayan cahiliyye uygarlığı, bu uygarlığın tutkunlarının basit ve komik amaçları, üstelik gerçekte sınırlı ve cüz'i olan bilgileri ve düşünceleriyle, övünüp böbürlenmeleri acınacak ve aynı zamanda'da bulunduğum yüksek seviye gereği tepeden bakılacak bir durumdu. Tıpkı yetişkin yaşta bir insanın çocukların oyunlarına, çocukça hareketlerine ve kırık dökük konuşma girişimlerine baktığı gibi. Onları seyrederken hayret ediyorum. Ne oluyor şu insanlara? Ne oluyor da mikrop yuvası bir bataklığın derinliklerine gömülüp giderken şu yüce çağrıya; insan hayatını yücelten, onurlandıran ve arındıran çağrıya kulak vermiyorlar? Hayatımın Kur'an gölgesi altında geçen bu dönemini, varlık alemine ilişkin şu kapsamlı, yetkin, yüksek düzeyli, saf düşünceyi; tüm evrenin ve insan varoluşunun amacına ilişkin şu düşünce sistemini doya doya özümseyerek yaşadım. Bu düşünce sistemini, insanlığın doğuda, batida, kuzeyde ve güneyde etkisi altında yaşadığı cahiliyye düşünceleriyle karşılaştırdım ve içimden şu soruyu sordum: Nasıl oluyor'da insanlık, önünde temiz bir yeşil ova, yüksek seviyeli bir alan ve parlak ışık dururken bu kokuşmuş bataklıkta, bu çamur dehlizlerinde ve bu koyu karanlıkta yaşayabiliyor?
Reklam
104 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.