Ruhun henüz hüznü, uzak umutları hissedemeyecek kadar genç olduğu ve kadında bir kadından çok daha fazlasını bulmasını bildiği anlarda, bir erkeğe nasip olabilecek en büyük mutluluk, karşılıklı aşkta en şehvetli birleşmenin bile veremeyeceği bir erinci beyaz bir eldivene dokunmakla, saçlara elini değdirmekle, bir cümleyi dinlemekle, bir bakış atmakla hissedecek kadar sevmek değil midir?