Çanlar Sustu sözleri ve alıntılarını, Çanlar Sustu kitap alıntılarını, Çanlar Sustu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendini düşünmek büyük bir olaydır. Oysa bizler hiç düşünmeden bir ölünün toprağına adımlar geçeriz de, bir zamanlar onun kim olduğunu aklımızın ucundan bile geçirmeyiz. Peki neden böyleyiz ? Neden böyle ayçiçeği tabiyatlı, semşamar mezhepliyiz ? Ben kibir derim buna. İnsanı buralara kadar düşüren kibirdir. Oysa insan, öncesi meni ve sonrası leş olan bir pisliktir. Kibirlenmek senin neyine be ahmak?
"Hey Sinan hey, kendi benliğinden daha çok sevebiliyorsan olgunlaştığın zaman gelmiştir. Aşk iki türlüdür. Birini köpekler taşır, diğerini melekler. Sen, sen ol ve sakın köpeklerin taşıdığı aşkı yaşama."
Rahat diyorlar oraları. Bir yerden bir başka yere bedava götüren vakıf kervanlarının olduğu söyleniyordu. Kasabalarda hanlar, imarethaneler, hacet taşları ve köylerde konaklar, her yolcuyu rengine ve inancına bakmadan üç gün üç gece konuk ettikten sonra ayakkabılarının yönünü dışarı doğru çeviriyorlarmış. Tekkelerde her ihtiyacı olanın alabileceği "Hacet Bohçaları" bulunurmuş ülkenin her tarafında hayvan hastaneleri bile varmış… Gidenler Osmanlı mülkünü anlata anlata bitiremiyorlardı. Acaba gitse miydi Osmanlı ülkesine ?
Çanlar çalıyordu şimdi dan dan dan. Sesler büyüdü, çanlar devleşti, sallantıların hızı çoğaldı. Çanların içindeki kampanaların yerini insanlar aldı. Şimdi insanlar sallanıyordu bacakları havada, kafaları aşağıda. Neden sonra farkına vardı yalnızlığının. Şu koca dünyada yapayalnızdı Sinan.
Atın gönlünüzden mal tutkusunu, silin eşya hasretini. Onlar sizi yemeden siz onları yok edin. Çünkü eşyalara esir olanlar, kendi çıkarlarına uygun olan ne varsa, başkalarını düşünmeden onu alırken bencilce zevk duyarlar.
Meğer gerçek kötülük ne ocak arkasındaki küllerde yaşayan cinlerden, ne kapı eşiklerindeki ruhlardan ve ne de çeşme başlarındaki "yer-su"lardan geliyormuş. İnsanmış insana düşman.
Şu dünya denilen bir avuç çamur topağında kim bilir neler, nelere yüklüdür. Her şeyi kudret eliyle kuşatmış olan kaderin gizli ellerine inanmamak ve hayran olmamak mümkün mü?