Çelişkiler Posts
You can find Çelişkiler books, Çelişkiler quotes and quotes, Çelişkiler authors, Çelişkiler reviews and reviews on 1000Kitap.
Gökyüzünde yükselmiş çoban anlamında tanımlanan Kiş kenti kralı Etana bölgede egemenlik sürdürerek komşu kentleri krallığın denetimi altına alır. Arkeolojik kazılar sırasında bulunan bir çivi yazılı mühürde onun bir Kartal sırtında göklere yükseltildiği belirtilmektedir. Kralın öyküsünü anlatan tablette bulunur. Tablette kiş kent kralı Etana’nın göklere nasıl uçtuğu gösterilmektedir.
Tek tanrıcılık fikrinin ortaya çıkması da Mısır firavunu Amenofis tarafından programlanır. Ancak tanrıların tapınaklarında çıkar peşinde hesap yapan çoğul tanrıcılık inancını savunan Amon kültürünün rahipleri çıkarları zedelenecek korkusuyla Amenofis zehirlenerek öldürüldü.
Diyarbakır’ın etrafında altın bir bilezik gibi çevrelenen surların M.S 349 yılında Roma İmparatoru 2.Constantin döneminde restore edilerek korunmasına devam edilmiştir. 367-365 yılları arasında da batı surlar yıktırılarak yerine Urfa kapısıyla Mardin kapılarına uzanan bölümler yaptırılmıştır.
Mitolojik metinlerde Musa kralın ölüm emrinden kurtulması için annesi tarafından bir sepete konularak Nil nehrine bırakılır. 2.Sargon ise aynı şekilde kral tarafından öldürülmemesi için annesi tarafından Fırat nehrine bırakılır. Biri Nil nehrine diğeri Fırat nehrine bırakılan iki kişinin drametizeli öyküsü. Bunların hangisinin doğruluğuna bakıldığında 1.Sargon’un başından geçenlerin daha doğru olduğunu söylemek daha adil olur. Çünkü 1.Sargon Musa’dan 1500 yıl önce dünyaya gelmiştir.
Tabletler
Oğullarımla anlatacaklarım bittiğinde, bana seslendiler ve beni kanatlarına aldılar ve bulutlara yerleştirdiler. Baktım ki bulutlar hareket etti daha yükseğe çıktıkca havayı gördüm. Beni ilk göğe yerleştirdiler ve bana dünya denizinden çok daha büyük olan bir deniz gösterdiler.
Tabletler
Ateş yakmak için çalı çırpı toplamak üzere kıra doğru uzaklaştığım sırada başımı kaldırıp baktım ki ne göreyim, güneyden bir kasırga çıkageldi. Çevresinde kırmızı bir parlaklık vardı ve hiç ses çıkarmıyordu. Yere eriştiğinde karnından dört ayak çıktı ve parlaklık kayboldu. Kendimi yere atıp yüz üstü kapaklandım. Çünkü bunun bir ilah görünümü olduğunu biliyordum. Başımı kaldırdığımda yanıbaşımda bir ilahi elçinin durmakta olduğunu gördüm. Yüzü insan yüzüydü. Giysileri Tunç gibi parlamaktaydı. Bana seslendi. “Korkma! Büyük Tanrı Enki tarafından çağrılıyorsun, kutsandın,