Cellat Ağlıyor

İrfan Yalçın
Ama sonra sonra, ışıktan karanlığa, karanlıktan ışığa gidip gelmelerle geçen ve iki kelebek ömrü kadar süren bir zamanın ucunda, bir kurtarıcı gi­bi görüyor işkenceci avcısını ve içindeki sonsuzluğun bittiğini duyumsuyor; artık var mı yok mu onun için uçuyor ve avlıyor; uzun uzun uçmalardan, avlardan ona dönüyor; alıp başını gitmiyor eski günlerinin uçsuz bucaksız özgürlüğüne; bulutlara karışıp kanat vurmuyor. Yorgun Sevda adlı son romanıyla 2009 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü’nü alan İrfan Yalçın’dan bu kez bir öykü kitabı. İrfan Yalçın son dönem öykülerini bir araya getirdiği Cellat Ağlıyor’da yine gerçek insanî sorunlara eğiliyor. Toplumun her kesiminden insanların; kentlilerin, köylülerin, işçilerin, kadınların, çocukların öykülerini yakıcı üslubuyla ele alıyor. Onları çağdaş, yepyeni bir öykü anlayışının konuğu kılıyor.
96 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

96 syf.
6/10 puan verdi
90 sayfalık bir öykü kitabı. İçinde 12 tane kısa hikaye var. Hepsini sevdiğimi söyleyemem ama bu kitap sadece Kara Katır hikayesi için dahi okunabilir. Bu öykü, umuda ve güzelliklere tüm kalbimizle inanmaya davet ediyor. Öyle saf, öyle içtendi ki… Bir kitapçı gezinizde 49.sayfayı açın ve birazcık okuyun ne demek istediğimi anlayacaksınız. Kara Katır hikayesinden: “…neydi yavaşça bedenini saran ürperti? Çok dövüldüğünden, üstünü bir giysi gibi saran kandan mıydı? Bilmiyordu. Kendisini yadırgayan, kendisine deli gözüyle bakan o ocak katırlarının karşıt-yaşama alışkanlıklarına, yaşamı kömürleşmiş bir karanlık olarak algılamalarına tanık oluşundandı belki de. Şaşkınlık doluydu içi; katırlıklarını unutup koyunlaşmış gibiydiler. N’olursa olsun olmayacaktı onlar gibi kendini sessizliklere bırakmayacaktı. Sonsuz yaşama duyduğu saygının gereği, türlü sevgiler ve acımasızlıklarla yüklü milyarlarca yaşındaki doğanın geniş bir zaman içinde katır soyuna çizdiği yoldan, onun sunduğu güzelliklerden ayrılmayacaktı. ‘Derimi ürperten şey geçecek biliyorum’ diye düşündü. Düşündüğü oldu;; ürpermesi geçti; ak kayalardan fışkıran dağ suyu gibi duyumsadı kendini. Güzel hikâyelerde buluşmak üzere… Keyifli okumalarınız olsun…
Cellat Ağlıyor
Cellat Ağlıyorİrfan Yalçın · Can Yayınları · 201063 okunma
96 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kitap 12 farklı hikayenin birleşiminden oluşuyor. 12 hikayenin çoğunluğunu beğendiğimi söyleyemem. Aradan sıyrılıp insanın içine dokunabilecek kadar iyi 3-4 hikaye vardı bana göre. Özellikle Kara Katır, Cellat Ağlıyor ve Bir Öldürme Olayı isimli hikayeleri beğendim.
Cellat Ağlıyor
Cellat Ağlıyorİrfan Yalçın · Can Yayınları · 201063 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Şöyle ya da böyle kim ne derse desin, yalnızca fotoğraflarda kalacak olsak bile bir gün… …güzel şeydi yaşamak ve ölüm güzelleştiriyordu onu en çok.” Kim ne derse desin, biteceğini bilerek okumak güzeldi ve bitişiydi damakta ve zihinde unutulmaz bir tad bırakan. Bir öykü kitabından çok daha fazlasıydı. İçersinde fabl, biyografi, öykü ve mektup
Cellat Ağlıyor
Cellat Ağlıyorİrfan Yalçın · Can Yayınları · 201063 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
"İrfan Yalçın son dönem öykülerini bir araya getirdiği Cellat Ağlıyor’da yine gerçek insanî sorunlara eğiliyor. Toplumun her kesiminden insanların; kentlilerin, köylülerin, işçilerin, kadınların, çocukların öykülerini yakıcı üslubuyla ele alıyor. Onları çağdaş, yepyeni bir öykü anlayışının konuğu kılıyor. "Ne çok severiz hayvanları
Cellat Ağlıyor
Cellat Ağlıyorİrfan Yalçın · Can Yayınları · 201063 okunma
96 syf.
7/10 puan verdi
Ödüllü yazar İrfan Yalçın'dan hayatın basit karmaşasından 12 adet yüreklere oturan hikaye. Özellikle Cellat Ağlıyor ve Kara Katır hikayeleri aralarından rahatlıkla sıyrılıyor. Öyle ki roman bile olsa sayfalarca okunur. İrfan Yalçın ile tanışmama vesile oldu bu kitap. Yazar, basit bir dil kullanıyor, romantik olarak adlandırabileceğimiz bir yazım tarzı var. Sözler buğulu, sürekli bir titreme oluşuyor. Öyküler ise tamamı gündelik yaşamdan genelde kenarda kalmış kişilerin hikayeleri.
Cellat Ağlıyor
Cellat Ağlıyorİrfan Yalçın · Can Yayınları · 201063 okunma

Yazar Hakkında

İrfan Yalçın
İrfan YalçınYazar · 16 kitap
23 Nisan 1934, Zonguldak doğumlu. Zonguldak Çelikel Lisesi (1953), İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü (1960) mezunu. Kozan (Adana), Çarşamba (Samsun), Zonguldak liselerinde Fransızca öğretmenliği yaptı. 1972 yılında öğretmenlikten ayrılarak İstanbul’da bir kitabevi açtı ve Z Yayınevini kurup yönetti. Varlık ve Türk Dili dergilerinde yayımladığı şiir, öykü ve çeviri yazılarından sonra, bir süre yazın yaşamına ara verdi. 1959 yılından itibaren hikâye, eleştiri ve çevirileri Varlık, Türk Dili, Soyut, Gelecek, Yeditepe, Yansıma dergilerinde yayımlandı. Yeni Dergi’nin 1968 yılında açtığı bir yarışmada “İnce Memet” eleştirisiyle ikincilik, Milliyet Yayınları 1974 Roman Yarışmasında Pansiyon Huzur (1975) romanıyla ikincilik, Ölümün Ağzı (1979) romanıyla da 1980 Türk Dil Kurumu Roman Ödülünü kazandı. Tiyatro oyunları da yazdı. Pansiyon Huzur ve Fareyi Öldürmek adlı romanları sahneye uyarlandı. Ölümün Ağzı adlı eseri Rusçaya çevrilerek yayımlandı. Genelevde Yas adlı romanı filme alındı. ESERLERİ: ROMAN: Pansiyon Huzur (1975), Fareyi Öldürmek (1977), Genelevde Yas (1978), Ölümün Ağzı (1979), Büyük Soytarı (1982), Uzun Bir Yalnızlığın Tarihçesi (1991), Annem Babam ve Ben (1995). OYUN: Plastik Hayatlar (oyn. 1981-82), Zor Günler (oyn. 1987), Aşağıdakiler (oyn. 1991). ÇEVİRİ: Şafak Kızı (1974) – Gemide İsyan (1979) (J. London’dan), Darağacında Röportaj (J. Fuçik’ten, 1974), Cezayirli Devrimci – Tepedekiler (E. Roblés’ten, 1981), Olağanüstü Bir Olay (N. Pritulina’dan, 1981), Piaf: Bir Sevda Türküsü (D. Grimault – P. Mahé’den, 1984), Son Osmanlı Hahambaşısının Mektupları (E. Benbassa’dan, 1998).
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.