Çerkesya'da Terbiye ve Sosyal Yaşayış
Zekeriya ZihniAbout Çerkesya'da Terbiye ve Sosyal Yaşayış
Çerkesya'da Terbiye ve Sosyal Yaşayış subject, statistics, prices and more here.About
Jabağı Baj imzasıyla ve “Çerkesya’da Sosyal Yaşam ve Adetler” adlı orijinal baskı eseri ve aynı kitabın “Çerkesler” adıyla korsan baskısıyla tanıdığımız Zekeriya Zihni Bey, Tokat Adıgelerinden Baj ailesine mensuptur. İttihat ve Terakki Partisinin önde gelenlerinden olup son görevi Edirne Valiliği’dir.
Kitaba yazdığı önsözden de anlaşılacağı üzere bu çalışmayı 1919 yılında İngilizler tarafından tutuklanıp sürüldüğü Malta’da kaleme almıştır. Eserin yazarı olarak kendi adını kullanmayıp hayranı olduğu Çerkes bilgesi Jabağı’nın adının yanına kendi sülale adı olan Baj soyadını ilave ederek oluşturduğu mahlasını kullanmıştır.
Author: 
Zekeriya Zihni
Türler:
Estimated Reading Time: 5 hrs. 21 min.Page Number: 189Publication Date: 2007Publisher: KAF-DAV YayınlarıISBN: 9789756255124Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Book Statistics
Reader Profile of the Book
Kadın% 36.4
Erkek% 63.6
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş
About the Author
Zekeriya ZihniYazar · 1 books
Büyük Çerkes sürgününde (1864) Kuzey Kafkasya’dan sürülerek Anadolu’ya gelen ve Tokat-Erbaa yöresinde yerleşen bir Adige ailesinin çocuğudur.
Birinci Dünya Savaşı yıllarında Tekirdağ Mutasarrıflığı ve Edirne Valiliği(Ekim 1915-Kasım 1918) görevlerinde bulundu.
Mütareke döneminde İngilizler tarafından, İttihad ve Terakki hükümetinin Edirne-Çatalca yöresi Rumlarını Teşkilat-ı Mahsusa çeteleri vasıtasıyla Yunanistan'a göçettirme politikasından sorumlu sayılarak tutuklandı. Diğer birçok Osmanlı aydınıyla birlikte Malta adasına sürüldü (28 Mayıs 1919-1921). Adigece, Türkçe ve İngilizce biliyordu. Bu sürgün yıllarında Çerkes gelenekleriyle ilgili bir eser kaleme aldı. "Jabağı Baj" takma adıyla önce "Yeni Kafkas" dergisinde bölümler halinde yayımlanan bu eseri, daha sonra Yaşar Bağ tarafından sadeleştirilerek kitap halinde de yayınlanmış olup, halen Türk dilinde bu konudaki tek eser olma özelliğini korumaktadır.
