Çocukluğuma ne yaptım, ne oldu, hiç bilmiyorum, onu kısmen kaybettim, ama hayatımın her çalılığına, her fundalığına takılmış yırtık pırtık izleri kaldı geriye.
Bakışı çok etkiliyor beni, bir insanın bakışına benzemiyor hiç, gülümseyen, kaygısız, telaşsız, aşırı bir dikkat ifadesinden başka herhangi bir ifade taşımayan gözler bunlar.
Dalganın içindeyim. onu bir kişi olarak değil, mevsimlerin, kokuların, rayihaların arasında; olduklarının daha fazlası peşindeki gençliğin, hazzın, arzunun şiddetli geçiciliği içinde, bir efsane olarak yaşıyorum.