İnsanın içindeki baskıyı kendine has bir acımasızlıkla ele alarak Avrupa'nın şiddet dolu atmosferini okura aktaran hatta iliklerine kadar işleten Kafka'nın bu öykülerinde her bir hikayede farklı bir konu ele almaktadır. Ceza kolonisinde bir gezginin, tüyler ürpertici bir sistemle karşılaşması, Köy Öğretmeni öyküsünde şarlatan gibi görülen ikilinin, kendilerini soktukları rahatsız edici durumdan çıkabilmelerini, Ateşçi öyküsünde ise yolculuğun sonunda tanıştığı adamla yıllardır haber almadığı senatör dayısı arasında iki sınıfın arasındaki farkı ve iki sınıf arasında kalmayı hisseder.