Güneşli, güzel bir her neyse..
Hamdi Koç, Çiçeklerin Tanrısı kitabı ve kendine has üslubuyla tanıdığıma çok memnun olduğum bir yazar. Kitabı elime aldığımda işlenen konu aklımın kıyısından geçmiyordu, kırık bir kalp, bitmemiş bir aşk hikayesi diye düşünürken farklı karakterler, farklı bir tema, olaylar, savaşlar ve aşkı yaşatmak isterken aşkla ölme mücadelesi içinde buldum kendimi. Çiçeklerin Tanrısı'nda birinci tekil ağızdan dinliyoruz hikayeyi, anı niteliğinde başlayan kitap sonlara doğru günce şeklinde anlatılıyor. Yazar, hikayede yaşadığı her duyguyu, her ikilemi, gücü ya da zayıflığı çok kuvvetli bir üslupla anlatmış. Okurken birebir olayları yaşıyormuş hissiyle sarıp sarmaladi, altı çizili satırlar biriktirdiğim, işte bu benim dediğim bir sürü cümle ile dolu bir eser. Anı olarak başlayan kitap sonlara doğru günce olarak devam ediyor. Dil sade, cümleler kısa, betimlemeler uzun ve sürükleyici, sanki çok olağanüstü bir hikayeye tanık olduğumu düşünerek okudum ve kitabı kapatınca bir ömründe sonuna geldiğimizi fark ettim, o serada bende yaşamdan koptum mu acaba diye düşündüm. Ve kitaptan bir söz ile tamamlamak istiyorum.
"Hayalin kalmazsa her şeyi yaparsın"
Değişiklikleri seviyorsanız tavsiye ederim.
