"İçli bir bozkır rüyâsıdır" -demiş Ali Akbaş kitap için..
Çiğdemleri Solan Bozkır 160 sayfadan oluşan, içerisinde 13 hikâye barındıran, Kesit Yayınları'na ait şahane bir eser. Okuduktan sonra, bu kitabı bu zamana kadar okumadığınız için kendinize biraz kızacaksınız.
Âdem'in ve Güççük Bekteş'in hayatlarını, Muhterem'in flütle imtihanını, Deli Osman'ın Tufan'a attığı tokadı, Şahan Emmi'nin ettiği duâyı, Hacı Duran'daki çaresizliği, Haydar ile Destegül'ün aşkını, Bağdat'ın gözyaşlarını; Hamdi Kirve'nin saflığını, Reşit'in zorlu aklını, Rahman Dayı'nın özlemini, İsmâil'in aksak ayağını, "Kendisi Giden" Hacı Dede'yi, Vahide Ebe'nin kıblesini, Yaşar Çavuş'un çavuşluğunu kendi üslubuyla yoğurup; Anadolu insanının yaşadığı zorlukları, çektiği çileleri, önüne çıkan engelleri bazen gülümseterek bazen de gözyaşı döktürerek okutturan İmdat Avşar'ın kalemine hayran kaldığımı belirtmek isterim. Herkes pek çok yabancı hikâye yazarına âşinadır, fakat İmdat Avşar'ın hikâyelerini okumayalar bu dünyadan eksik ayrılacaklardır.
Bu yazıyı yazdıktan sonra hemen diğer kitabı "Soğuk Rüya" eserine sarılacağım.
Hem akademik anlamda, hem dil ve üslûp anlamında çok başarılı olan birinin kaleminden çıkan bu kısa hikâyeleri okumanızı şiddetle önerir, kitabı okumamı sağlayan Oğuzhan Saygılı hocama teşekkürü bir borç bilirim. #İmdatAvşar #ÇiğdemleriSolanBozkır #KitapŞuuru #kitapsuuru