Ah Harpagon...
Hiç sıkıldığımı söyleyemem bilakis keyif alarak, yüzümde yer yer gülümsemelerle okudum. Kitap okurken hep böyle olur ama bu tarz tiyatro türündeki eserlerde, olayların içerisinde dolaşan bir hayalet gibi değil, bir tiyatro salonunda hayal ediyorsunuz kendinizi. En azından bende öyle oluyor, bu his bile güzeldi. Öyle ki zihnimdeki yerine gerçek bir sahnede izleme isteği uyandırdı.
Tabii herkesin tercih edip memnun kalacağı bir tür değil ama ilgisi olanların okuyunca beğeneceğini düşünüyorum.
CimriMolière · Karbon Kitaplar · 201922,3bin okunma
Büyük tiyatro yazarı Molière'in büyük eseri Cimri. Molière gerçekten beğendiğim bir yazar, daha önce "Hastalık Hastası" adlı eserini okumuştum ve çok sevmiştim. Bu eserini de çok sevdim. Özet itibariyle malına ve parasına çok değer veren cimri Harpagon’un başına gelen olaylara tanık oluyoruz. Neyse ki Harpagon’a rağmen kitap mutlu sonla bitiyor. Genelde tiyatro eserlerinin metni, sahnede canlandırılmasına göre sönük kalır, buna rağmen güldüğüm çok yer oldu ki bu çok önemli. Tiyatroda izlemeyi de dört gözle bekliyorum. Bence cimri herkesin okuması gereken bir eser. Ders alınacak çok yer var ve Harpagon’un içine düştüğü trajikomik anlar düşündürücü (insana değil mala değer vermesinden dolayı).
CimriMolière · Karbon Kitaplar · 201922,3bin okunma
Yemek buldun mu? Ye! Para buldun mu? Harca! Aşk buldun mu? Sev! Aksini söyleyen gördün mü? Kaç! Kıssadan hisse olsun bu da burada yoksa yaşanmaz bu hayatta.
CimriMolière · Karbon Kitaplar · 201922,3bin okunma
Molière’in yaşadığı çağ bugüne dek Fransızların en mutlu saydıkları çağdır.
1622 Molière, Paris’te, rahat, hatta zengince bir evde doğuyor. Babası sarayın halıcıbaşısı, tutumlu bir tüccar, anası yine bir halı tüccarının, okuma yazması kıt, iyi giyinmesini sever kızıdır. Annesi otuz yaşında ölüyor. Dedesi sayesinde kolejde okuyor.
"Molière
Edebiyatın ve sanatın en önemli türlerinden biri olan tiyatro, yediden yetmişe toplumun hemen her kesimine kolayca ulaşmayı sağlayan araçlardan biri. Zira tiyatro, insanları güldürürken düşündürüyor, düşündürürken de güldürüyor. Bu özelliğiyle tiyatro, başta insanları eğlendirmenin yanında kültürün aktarımında, sorunların hicvedilerek dile
