Cinayet İlanı
Agatha ChristieHigh Rated Cinayet İlanı Reviews
You can find High Rated Cinayet İlanı quotes, high rated Cinayet İlanı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Score
8.2Out of 10
1950 yılında yayımlana kitap bir Miss Marple öyküsü. Yaşlı, telaşlı, sevimli Bayan Marple, zekice gözlemleri ve insan doğasına dair keskin farkındalığıyla cinayeti çözmeye çalışıyor.
Roman yerel gazetede çıkan bir ilanın Chipping Cleghorn köyü sakinlerini heyecanlandırması ile başlar. İlanda 29 Ekim Cuma günü saat 18.30'da Little Paddocks'da cinayet işleneceği ve tanıdık herkesin davetli olduğu yazmaktadır. Herkes, bu ilanın bir şaka mı, yoksa yaşlı Bayan Letitia Blacklock'un daveti mi olduğunu tartışmaya başlar. Bu davetin çok eğlenceli olacağını düşünen komşular, belirtilen saatte Little Paddocks'da toplanırlar. Ancak bir cinayet gerçekten işlendiğinde ve bunun oyun olmadığı anlaşıldığında, korku çabucak hâkim olur.
Bu kitaptaki karakterler Agatha Christie'nin diğer kitaplarındaki ana karakterlerden çok daha ilginç ve canlı karakterler. Malikanenin hanımından, rahatsız bir savaş gazisinden, ilişki içindeki kadınlardan, çekici kardeşlerden, herkesin yanında olan iyi kalpli arkadaştan oluşan bir çok ilginç kişilik. En sevdiğim karakterler bahçıvan Philippa ve savaşın harap ettiği bir ülkeden kaçıp kendini garip cinayetlerle yüz yüze bulan hizmetçi Mitzi oldu.
Keyifle okunan güzel bir kitap.
Merhaba! Yepyeni bir kitap yorumuna hepiniz hoş geldiniz. Bugün yine bir polisiye kitabıyla geldim.
Full polisiye okuyacağım galiba bu ay.
KİTAP ARKASI
Yerel Gazete'de çıkan garip cinayet ilanı, Jane Marple dahil tüm Chipping Cleghorn köyü sakinlerini heyecanlı bir bekleyişe sürüklemiştir: 29 Ekim, Cuma günü, saat 18.30' da Little Paddocks'ta cinayet işlenecektir.
Bu çocukça bir şaka mıydı, yoksa zavallı Letitia Blacklock'u korkutmak için yapılan bir oyun muydu? Bu esrarengiz davetiyeye karşı koyamayanlar belirtilen zamanda Little Paddocks'un kapısında belirirler ve ışıklar söner...
YORUMUM
Agatha Christie'yi Doğu Expresinde Cinayet ile tanımıştım ve sanırım tanımak için doğru kitabı seçmemişim diyorum kendime.
İlk okuduğum kitabıyla beni çok sıktı ama bu kitabıyla kendine hayran bıraktı. Hep derim polisiye yazmak akıl ister diye ve Agatha Christie aklını çok güzel kullanmış.
Katili tahmin edemedim ve bunun bana verdiği keyif anlatılmaz.. Okuduğum birkaç kitaptır hep katilleri tahmin ediyordum, canım sıkılıyordu.
Olaylar hızlı ilerliyor gibi geliyor bazen ama aslında hiç öyle olmadığını, tam dozunda gittiğini sayfalar ilerledikçe anlıyorsunuz.
Katilimiz dışındaki tüm karakterleri çok sevdim. Bir kişinin ölümüne çok ama çok üzüldüm...
Betimleme çok olmasa bile mekanları çok net bir şekilde gözümde canlandırdım.
Herkese tavsiye ederim!
Agatha'dan okuduğum ikinci kitaptı. Okuduğum ilk kitap olan On Küçük Zenci'den çok çok daha fazla tatmin etti beni. Sadece 2 günde bitirdim kitabı. O kadar sürükleyici ve o kadar heyecan dolu bir şekilde ilerliyor ki kitap, heyecanlı heyecanlı sayfaları çevirirken buldum kendimi sürekli. Katilin kim olduğunu öğrendiğimde resmen şok oldum. Asla AMA ASLA beklemiyordum! Sırf bu şok olma durumu için bile yazarın bütün kitaplarını okumak istiyorum... Her bölümde başka birinden şüphelendim resmen. Hepsinden şüphelenmek için geçerli bir sebep de vardı ortada. O kadar dahice yazılmış bir kurgu ki, katil belli olduğunda yok artık diyip durakladım bir an... Yazardan sadece iki kitap okumama rağmen oldukça etkilendiğimi söylemeliyim, diğer kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum.
Çok zekisin be Agatha Christie
Gecenin bir yarısı, henüz kitabı yeni bitirmişken sıcağı sıcağına incelememi yazıp kitap hakkındaki yorumumu kaydetmek istedim.
Öncelikle yazar hakkında birkaç şey söylemek istiyorum çünkü Agatha Christie çok farklı bir seviyede. Tanınmış yazarlar arasında (özellikle polisiye alanında) eşi benzeri olmadığını düşünüyorum ve bu düşüncemi
Tek solukta okudugum muhteşem bir kitap Agatha Christie polisiye yazarlar tahtından asla inmeyecek. Her zamanki gibi zekice kurgulanmış bir eser...