Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Cinselliğin Tarihi

Michel Foucault

Cinselliğin Tarihi Sözleri ve Alıntıları

Cinselliğin Tarihi sözleri ve alıntılarını, Cinselliğin Tarihi kitap alıntılarını, Cinselliğin Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
unutulmamalıdır ki hristiyan öğretisi cinselliği itiraf edilmek için biçilmiş kaftan olarak ele almakla onu hep endişe verici bir bulmaca biçiminde sunmuştur. cinsellik ısrarla gösterilen değil, her yerde saklanan bir şey, sesini değiştirerek ve kısarak konuştuğundan duyulmaz hale gelme tehlikesini barındıran tuzak-mevcudiyettir.
Kişi karşısındakinde, kendi yarısını değil, ruhunun yakın olduğu hakikati arar.
Reklam
Cinsellik,doğrudan sözünün edilmemesi için özenle arıtılmış bir dilin korumasında, kendisine ilişkin karanlık bir nokta ya da kesinti bırakmadığını iddia eden bir söylemin yükümlülüğü altına girer ve adete bu söylem tarafından bir sürek avına tabi tutulur.
Yüzyıl boyunca yükselen cinsellik kaygısına ilişkin olarak, ayrıcalıklı bilim konuları ve bilimsel girişimler için hedef ve dayanak noktaları oluşturan dört tip ortaya çıkar: Histerik kadın, mastürbasyon yapan çocuk, Malthusçü çift ve sapkın yetişkin. Bu tip erkeklerin cinsel etkinliğin içinden geçen onları kullanan starejelerden biriyle ilintilidir.
Böylece uyumsuzluğu bedenlerin içine tı­kıştırır, tutumların altına kaydırır, onu bir sınıflandırma ve anlaşılırlık ilkesine dönüştürür, bir varolma nedeni ve doğal düzensizlik düzeni bi­çiminde oluşturur. Amaç nedir? Bu bin bir sapkın cinselliğin dışlanma­sı mı? Hayır; her birinin özgülleşmesi, bölgesel olarak güçlenmesidir. Cinselliklerin bu şekilde dağıtılmasıyla söz konusu olan, onları gerçe­ğin içine saçmak ve bireylere katıştırmaktır.
Bu ekonomik ve siyasal nüfus sorununun merkezinde cinsellik yer alır: Doğum oranını, evlenme yaşını, meşru ve gayri meşru doğumları, cin­sel ilişkilerin başlama yaşını ve sıklığını, bu ilişkileri doğurgan ya da kısır kılmanın yolunu, bekârlığın ya da konulan yasakların etkisini, ge­beliği önleyici uygulamaları -hani şu demografların Fransız devrimi öncesi kırsal kesimde yaygın olduğunu bildikleri “ölümcül sırlar”- çö­zümlemek gerekmektedir.
Reklam
Şu inkar edilemez, 19.yüzyılda cinselliğe ilişkin olarak benimsenen bilimsel söylem, yalnızca görülmemiş saflıklar değil aynı zamanda sistematik gafletler de içermiştir; görme ve duymayı reddetme gibi. Ancak - ve temel nokta da budur- bu ret, tam da dışavurulan, mutlaka söylenmesi istenen şeylere ilişkindir. Zira, bilmezlikten gelme, ancak hakikatle temel bir ilişki çerçevesinde mevcut olabilir. Gerçeği savuşturmak, onun yolunu kesmek ve simasını değiştirmek... Bunların hepsi son kertede geriye doğru bir hareketle, temel bir bilme talebine çelişkili bir biçim vermek için geliştirilmiş kısmi taktiklerdir. Kabul etmeyi istememek de yine hakikati istemenin beklenmedik bir hareketidir.
İktidar biçimleri,çoğul ve korkusuz güçler karşısında ve türdeş olmayan hukuklar üzerinden bir hukuk ilkesi olarak var oldular. Bu ilkenin üç özelliği vardi: Üniter bir bütün olarak yapılanmak,istencini yasayla özdeşleştirmek, bir de yasaklama ve yaptırım mekanizmalari yoluyla hareket etmek.
Cinselliğin bastırılmadığını, daha doğrusu cinsellikle iktidar arasındaki ilişkinin bir baskı ilişkisi olmadığını söylemek, yalnızca kısır bir paradoksa yol açma tehlikesini taşır.
Ayrıntı 2007Kitabı okudu
Çünkü başlangıç, insanların içine yerleşen ve kendisine inananlar ona gereken onuru verdikleri takdirde her şeyi kurtaracak olan bir tanrıdır.
Reklam
... -Peki aşk hazzından daha büyük ve daha kesin bir haz örneği verebilir misin? _Hayır, ondan daha şiddetlisi yoktur. -Tersine akla göre aşk bilge ve düzenle güzelliğe göre ayarlanmış bir aşk değil midir? -Mutlaka. -Dolayısıyla, ne çılgınlığın ne de kendini tutamamayla ilişkili herhangi bir şeyin akla uygun aşka yaklaşmasına izin vermemek gerekir.
Euthydemos
Sen kuşkusuz iyilik yapmanın özgür, bunun yapılmasını engelleyen efendiler tarafindan yönetilmenin de köle olmak olduğunu düşünüyorsun.
Sayfa 173 - Ayrıntı Yay.Kitabı okudu
Sonraki yüzyıllarda, bir gün gelecek, cinsel erdemi sergilemek için en sık kullanılacak olan paradigma, kendisi üzerinde her hakka sahip kişiye karşı kendisini savunan kadın ya da genç kız örneği olacaktır; o zaman, saflığın ve bekâretin korunması, yani vaatlere ve dileklere bağ­lılık, erdemin örnek sınavını oluşturacaktır.
Cinsellik, günümüzde, Batı'nın pek aşina olduğumuz ve pek önem atfedilen o eski formuna; yani vaaza dayanak teşkil etmektedir. Birkaç on yıl öncesin- den itibaren toplumlarımızda –kendine özgü kurnaz Tanrıbilimcileri ve halk düzeyinde sözcüleri olan– büyük bir cinsel vaaz kol gezdi; eski dü- zeni çekiştirdi, ikiyüzlülükleri kınadı, dolaysız ve gerçek olanın hakkını dile getirdi, bir başka toplumun düşlenmesini sağladı. Fransiskenleri düşünelim. Uzun süre devrim tasarısına eşlik eden lirizmin ve dinsel- liğin nasıl olup da Batılı ve sınai toplumlarda, hiç olmazsa büyük bir bölümüyle cinselliğe aktarıldığını soralım kendi kendimize. Bastırılan cinsellik düşüncesi böylece sadece bir kuram meselesi ol- maktan çıkar. İkiyüzlü, meşgul ve hesapçı burjuvazinin döneminde ol- duğu kadar hiçbir zaman boyunduruk altına alınmamış bir cinselliğin evetlenmesi, cinselliğe ilişkin hakikati söylemeyi, onun gerçek içindeki düzenini değiştirmeyi, ona uygulanan yasayı yıkmayı, onun geleceğini farklılaştırmayı amaçlayan bir söylemin coşkusuyla birbirine bağlıdır. Ezmenin dillendirilmesiyle vaazın biçimi birbirlerine gönderme yapar ve birbirlerini güçlendirir. Cinselliğin bastırılmadığını, daha doğrusu cinsellikle iktidar arasındaki ilişkinin bir baskı ilişkisi olmadığını söyle- mek, yalnızca kısır bir paradoksa yol açma tehlikesini taşır. Bunun söy- lenmesiyle, yalnızca iyice benimsenmiş bir sava çatılmaz; aynı zamanda o savın temelini oluşturan bütün bir düzene, bütün söylemsel "çıkarlar"a da karşı gelinir.
- Dolayısıyla ölçülü olan ruh iyidir... İşte bana sorarsan ben bunu iddia ediyor ve bunun kesin olduğunu düşünüyorum. Eğer düşündüğüm doğruysa, her birimizin, mutlu olmak için ölçülülüğün peşinden koşma­mız ve ona ulaşmak için çalışmamız (diekteon kai asketeon) gerekir."
1.500 öğeden 361 ile 375 arasındakiler gösteriliyor.