Daha büyük gelişmeler de yaşanmıştı. Tamamen laik bir
çağdı bu. Hükümdarların gelişinden önce var olan inançlardan yalnızca -dinlerin içinde belki de en mütevazısı olan- saf Budizm'in bir çeşidi geçerliliğini koruyordu. Mucizelere ve vahiylere dayalı mezhepler alaşağı olmuştu. Bunlar, eğitimin yükselişe geçmesiyle çoktandır kan kaybediyordu ancak Hükümdarlar bu konuda tarafsız kalmayı tercih etmişti.