Cumaya 5 Kala

Mehmed Alagaş
Camiye varınca tüccar Arif beyin hediye ettiği saatine baktı. Cum'aya beş vardı!. Şimdiye kadar birçok kez, cuma namazına gelirken kelime i tevhidi anlatmayı düşünmüş fakat cumaya beş kala bu düşündüklerinden vazgeçmişti!. Vakit, yine cumaya beş vardı ve ne konuşacağını yine pek bilmiyordu. Kelime i tevhidi, hapiste olan müslümanları, tüccar Arif beyi, yeni misafir odası takımını, avizelerini, halılarını, karısını, kalbura basmayı ve televizyondaki filmi tekrar düşündü. Karar vermişti. Daha erkendi!. Kelime i tevhidin anlatılması için zaman ve zemin müsait değildi. Bu düşünce sanki içini rahatlatmıştı. Zaman ve zemin müsait olsa elbette, elbette anlatırdı. Hiç kimseden korkmadan kürsüye çıkar, tevhid ve şirkin ne olduğunu açık açık herkese anlatırdı. Çünkü biliyordu, biliyordu bütün bu gerçekleri. Sahi ya, o bu gerçekleri camilerde değil, kitaplarda öğrenmişti. O halde bu meseleleri bilmek isteyenler de kitablardan öğrenebilirdi. Bu meseleler, böyle bir zamanda camilerde anlatılamazdı ki! Hatta geçenlerde müftü efendi kendisine vaazda ne anlatacağını sormuş, o da şakadan, şaka olsun diye, Vallahi şaka olsun diye, "Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, onlar kafirlerin ta kendileridir.." mealindeki Maide suresi 44. ayet i kerimeyi cemaate açıklayacağını söylemişti! Aman Ya Rabbi!. Sen misin bunu diyen? Müftü öyle kızmış, öyle bağırmıştı ki, o zamandan bu yana değil bu ayet i kerimeyi, Maide suresinden hiçbir ayet i kerimeyi okumaya cesaret edememişti. Müftü olacaktı sözde, şaka söylediğini nedense anlamamıştı!. Oysa bu gibi ayet i kerimelerin açıkça anlatılmayacağını, geçim sorumluluğu taşıyan her din görevlisi bilirdi!. Zaman ve zemin müsait olsa, tabi ki bu durum değişebilirdi. Fakat şimdi müsait değildi. Bu gibi gerçekler, cemaat içinde fitne çıkarırdı!. Cumaya beş kala yine fikrini değiştirmiş ve bu gibi tehlikeli konuları şimdilik anlatmayayım düşüncesiyle camiye girmişti!. Caminin bahçesinden geçerken, bahçedeki yeni yeni tomurcuklanan ağaçlar dikkatini çekti. Evet, ağaçlardan ve ağaç dikmenin faziletinden bahsedebilirdi. Konuşma konusunu bulduğu için sevindi. Sık sık anlattığı bu konu için hazırlanmasına da gerek yoktu. Büyük bir huzurla camiye girdi.Cemaatten birisinin hürmetle tuttuğu cübbesini giyerek, kürsüye oturdu. Bu kürsü oldum olası çok hoşuna gidiyordu. Cemaate göz gezdirdi ve kendisinden emin bir sesle konuşmaya başladı. Müezzin vakit ezanını okurken, cemaat birbirini dürtüklüyor, uyuyanlar birer birer uyandırılıyordu.
Yazar:
Mehmed Alagaş
Mehmed Alagaş
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 43 dk.Sayfa Sayısı: 96Basım Tarihi: Temmuz 1997Yayınevi: İnsan Dergisi Yayınları
ISBN: 9789756062128Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
96 syf.
·
Puan vermedi
Camiye varınca tüccar Arif beyin hediye ettiği saatine baktı. Cum'aya beş vardı!. Şimdiye kadar birçok kez, cuma namazına gelirken kelime i tevhidi anlatmayı düşünmüş fakat cumaya beş kala bu düşündüklerinden vazgeçmişti!. Vakit, yine cumaya beş vardı ve ne konuşacağını yine pek bilmiyordu. Kelime i tevhidi, hapiste olan müslümanları, tüccar Arif beyi, yeni misafir odası takımını, avizelerini, halılarını, karısını, kalbura basmayı ve televizyondaki filmi tekrar düşündü.
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 KalaMehmed Alagaş · İnsan Dergisi Yayınları · 1997125 okunma
Reklam
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
Bize bizi anlatmıştı
Rahmetli Mehmed Alagaş'ın 1993'te kaleme aldığı,hatta birkaç hikayenin daha önceden dergide yayınladığı,hikayelerden oluşan kitap yazara hayran bıraktı.
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 KalaMehmed Alagaş · İnsan Dergisi Yayınları · 1997125 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
Basit bir dile sahip okuyucuyu aman aman düşündürmüyor belki ama unuttuğumuz değerleri hatırlatması açısından çok değerli bir eser. Ufak ufak öykülerde zaman zaman dönemi anlatan veya eleştiren belirtiler koyuyor. Allah ondan razı olsun
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 KalaMehmed Alagaş · İnsan Dergisi Yayınları · 1997125 okunma
94 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitabın içinde kısa kısa hikayeler var. Bazı hikayelerde verilmek istenen mesajlar var ama nasıl desem kitapta bir şeyler eksik gibi. Verilmek istenen mesajlar eksik aktarılmış gibiydi..
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 KalaMehmed Alagaş · İnsan Dergisi Yayınları · 1997125 okunma
Reklam
94 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
KELİME -i TEVHİT CUMAYA BES KALA
Kalbi daha fazla skstı Hakkimda ne derlerse desinler anlatacagim dedi anlatmasi lazimdi cunku bi insan namaz kilarak oruc tutarak musluman olmazdi islam’in ilk sarti kelime -i tevhit idi. Manasini ve geregini bilmeden bu gercegi tasdik etmeden bi insanin musluman olmasi munkun degildi o halde anlatmaliydi bu gercekleri
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 KalaMehmed Alagaş · İnsan Dergisi Yayınları · 1997125 okunma
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İçerisinde küçük küçük hikayelerle mesaj verilen bir kitap. Kitaba adını veren Cumali uzun ve çarpıcı sonuçlar içeriyor. Anlamak için gönülden bakmak lazım... " Gözler görmez kalpler görür" der yaradan. Oysa her ikiside et parçası. Bakış açısını değiştirmek lazım anlamak için.
Cumaya 5 Kala
Cumaya 5 KalaMehmed Alagaş · İnsan Dergisi Yayınları · 1997125 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.