Cumhuriyet Tarihi Soyadı Hikayeleri

Emine Gürsoy Naskali

Cumhuriyet Tarihi Soyadı Hikayeleri Quotes

You can find Cumhuriyet Tarihi Soyadı Hikayeleri quotes, Cumhuriyet Tarihi Soyadı Hikayeleri book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Tokkal: “Soyadı Kanunu çıktıktan sonra bu işle ilgilenen memurlar köylere gelip her haneye soyisim verirlermiş. Bizim haneye soyisim vermeye geldiklerinde memurlara yemek getirilmiş ve dedemin dedesini de yemek yemek için çağırmışlar; o da tok olduğunu söyleyince memurlar soyisminiz o zaman Tokkal olsun demişler.” (Fatih Tokkal)
Görgeç: “Elinde soyadı önerileri olan bir liste varmış nüfus memurunun, babamın dedesi içlerinden Görgeç’i seçmiş. Sebebi de, babamın dedesi Cumhuriyet’in ilk yıllarında makinistmiş, hatta Mustafa Kemal’in trenini kullanıyormuş. Demiş ki, ‘Meslek icabı her yeri görüp geçiyoruz, Görgeç olsun.’ ” (Mehmet Görgeç, Afyon)
Reklam
Duran: “Babamın dedeleri çok yavaş hareket edermiş. Bu sebeple soyadımız Duran oldu.” (İsa Duran) Duran: “Babamın dedesi kimsenin işine karışmadığı için soyadımız Duran olmuş.” (Hatice Duran)
Kemiksiz: Kafkasya’dan göçen bir ailenin oğlu olan Mustafa Naili Bey, 15 yaşındayken evi terk ederek bir tiyatro kumpanyasıyla il il dolaşmaya çıkar. Kumpanyada tiyatro, müzik gösterileri yapılırken Mustafa Naili Bey ile birlikte akrobasi gösterileri de başlar. Sülale adı Tavilzade olan Mustafa Naili Bey’in ailesi Soyadı Kanunu ile birlikte Tavilzade’nin eşanlamlısı olan Uzunoğlu soyadını alır. Mustafa Naili Bey, kumpanyada gösteri sırası kendisine gelince vücudunu şekilden şekle sokarak lastik gibi bükülerek hayranlık ve şaşkınlık uyandıran hareketler yapar. İzleyiciler şaşkınlıklarını vurgularken “Vay be! Bu adam sanki kemiksiz. Sanki hiç kemiği yok” gibi tümceler kullanırlar. Zaman içinde henüz bir delikanlı olan Mustafa Naili Bey’e ‘kemiksiz’ lakabı yerleşir. Olgunluk çağlarında da Mustafa Naili Bey, ailesinden bağımsız olarak Kemiksiz soyadını alır. Ayrıca, Kemiksiz adı ile ünlü olan foto dükkânı açar. Ancak, bu soyadının nesil devamı olmayacaktır çünkü dört kızı evlenmiş ve başka soyadlar almıştır. Bir oğlu ise müzisyenlik mesleğine uygun bulmadığı için mahkeme kararıyla soyadını değiştirmiştir.” (Ezgi Okay)
sarı yar. sarıyar.
Sarıyar: “Tokat, Almus Hubyar Tekke köyünde yaşayan, Zülfikaroğulları olarak tanınan adam, sarı saçlı, mavi gözlü, güzel mi güzel bir kıza sevdalanıyor. Bu kızın sevdası ona öyle bir çarpıyor ki onu elde etmek için, ona kavuşmak için bin türlü yol arıyor, fakat bu kıza bir türlü kavuşamıyor. Soyadı Kanunu çıktıktan sonra da kavuşamadığı bu yari hatırlatan Sarıyar ismini soyadı olarak alıyor, o sarı yarini hatırlamak için.” (Sema Sarıyar)
Sayfa 154Kitabı okudu
Direk: “Konaklı köyünün evleri topraktanmış. Çok da sağlam olmayan bu evlerden biri yıkılırken etraftaki insanlar duvar yıkılmasın diye harıl harıl direk ararken, Kâmil dedemiz kendisini duvara dayamış ve direk vazifesi görmüş, duvarı yıkılmaktan kurtarmış. Bu olaydan sonra lakabı Direkgil olan dedemler Soyadı Kanunu ile Direk soyadını almış.” (Esma Küçük, Gümüşhane, Şiran)
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Yıldırım: “Dedemin babası Sinop’un Türkeli ilçesinde herkes tarafından tanınırmış. Herkes ona Tütüncüoğlu dermiş. Her işi yaparmış. Asıl mesleği elektrikçilikmiş. Bir gün, Soyadı Kanunu çıktıktan sonra, elektrik işi yaparken şiddetli bir yağmur bastırmış. O ve diğer arkadaşları yağmur bitene kadar işe mola vermişler. Ama aralarında çok sevdikleri arkadaşı Salih, işi bırakmamış ve devam etmiş. Herkes onun aşağı inmesi için bağırıyormuş. Dedemin babasının en yakın dostuymuş. Birden şiddetli bastıran yağmurla bir yıldırım düşmüş. Gözleri önünde arkadaşı bu yıldırımla can vermiş. Dedemin babası da bu olayı ve arkadaşını unutmamak için soyadımızı Yıldırım koymuş.” (Büşra Yıldırım)
Negünekaldık: “Dedem soyadı kaydettirme süresinin dolmasına bir hafta kala nüfus memuruna gidip soyadını Dağ olarak kaydettirmek istemiş. Memur Dağ soyadı alındı demiş; o da öyleyse Bilgin olsun demiş, memur o da alındı demiş. Bu sefer Bilgiç olsun demiş, memur o da alındı demiş. Nüfusa soyadı kaydettirmeyenlerden para cezası alınıyor, onun için bir soyadı yazdırmak gerekiyor. Adam da ne güne kaldık diyor, soyadını Negünekaldık olarak yazdırıyor.”
:D :D
Çaycı: “Benim soyismim Çaycı. Çok kısaca, köyün kahvesinde en çok çay içen büyük dedemiz imiş. O yüzden ona bu soyisim verilmesi uygun görülmüş. O da kabul etmiş.” (Fahri Çaycı)
Sayfa 153Kitabı okudu
:D :D
Şimşek: “Büyükbabam nüfus memurlarının yanındaymış. Hava yağmurluymuş. Düşünürken şimşek çakmış. Dünden bugüne soyadımız Şimşek olmuş.” (Rıdvan Şimşek)
43 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.