Cümle Kapısı

Nazan Bekiroğlu
Kelimeyle değil, cümleyle düşündüğümü fark ettim ben. Muhal farz bile olsa "Her şeyi özetleyecek bir cümle" tutkum, mana birimimin cümle olmasından. Karmaşık cümlelerle konuşmayı sevmem, öyle düşünmemden. Başka türlü anlatamıyorum, bu yüzden mazurum ben. Faturaların, makbuzların, ihbarnamelerin arkasına. Mektup zarflarının, davetiyelerin, program kartlarının boşluklarına. Peçetelerin üzerine. Kitapların kenar sularına, kapak içlerine. Defterlerin, sahifelerine değil kıyılarına köşelerine. Yazılıp da bırakılmış; bilinç kendine bile hırsız, kim bilir bazıları hatırlanmış da sonradan unutulmuş bunca cümleyi bir yerden bulup da çıkarmam. Burada böyle bir kapı açmam. Cümle kapısı: Kalbin kapısı. Sonra, sebebi malûm sırrı meçhul, yani bana muamma, tutup bu kapıyı kapatmam. Eğer beni okuyanla paylaşım isteği ve daha yakından tanışma beklentisinden değilse, defterimde kalan cümleden kurtulma isteğimden. Bir şey değil, yeni bir şey söylemek için. Nazan Bekiroğlu
208 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 22 Aralık 2017
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

248 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İki gündür kaç defa oturdum masama, inceleme adına bir şeyler yazmaya çalıştım, defalarca karaladım sildim, olmadı. İnceleme yazmak değil niyetim, sadece hissettiklerimi paylaşmak. Kendimi daha
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
Cümle Kapısı: Kalbin Kapısı.
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
"Sonra, sebebi malûm sırrı meçhul, yani bana muamma, tutup bu kapıyı kapatmam." Günümüz dünyasında kalbime dokunan yazarı buldum galiba diyebiliyorum Nazan Bekiroğlu sayesinde.
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Cümle kapısı. Kalbin kapısıdır. Cümlelerdir insanları birbirine yakınlaştıran ve de uzaklaştıran. Geçmiş ve gelecek arasında med-cezir çizerek ufku ve ufuk ötesini aydınlatıyor. Kitabı, okuduktan sonra duyduğum ama bilmediğim ne çok şey olduğunu fark ettim. Kapıların görünen yüzüyle yetinmeyip görünmeyen yüzününde mutlaka keşfedilmesi ve de alternatif düşüncelerle hayatı renklendirmeninde gerektiğini yazarımızın açtığı cümle kapısından girerek daha iyi anlıyoruz. Sindire, sindire okunması gereken muhteşem bir kitap. Keyifli okumalar, kitapla kalın. Her şeyin hükmünü yitirdiği yerdeyim…
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Nazan Bekiroğlu ile bu kitapla tanıştım ve iyi kide okumuşum dediğim ender eserlerden bir tanesi. Yalnız şunu söylemeden de geçmek istemiyorum. Kitap okuma alışkanlığı zayıf olan ve edebi açıdan yetersiz bireyler için kitap biraz ağar gelebilir. Nedeni ise şu; Okuduğunuz bir cümle yada paragraf icinde birden fazla anlam sakliyor. Anafikri bulmak için en dibe inmeniz gerekebilir. Cümle kapısı, insanin derinliklerine kelimelerle inen bir kapi ve karmasik, yogun, yorgun kapilar arkasinda kalan cumleler, hayatimiz boyunca biriktirdigimiz anilar... Hayatini kelime kelime cumle cumle yasayanlara yazilmis bir kitap cumle kapisi. Iyi okumalar....
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
. "O kadar sessiz ve derinden kanadığımı Allah biliyor ya..."
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
Öyle böyle bir kapı değil Cümle Kapısı...
243 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Nazan Bekiroğlu
Nazan Bekiroğlu
'nun kalemine hayranım tanışmayan okumayan çok şey kaybetmiş demektir. Hocanın edebi yönüne bilgi birikime diyecek laf yok haddimide degil zaten. Yazılarına öyle bir hava katmış ki okumaya
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
Hayatın, Acının, Şiirin, Yazının ve Zindanın En Çoğu
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
Çalınır kapı. Ardına kadar açılır kapı. Girer içeri sessizce yolcu. Geçiyordur. Uğramıştır kalır. Yolcu eşiği aşar, yola düşer. Kapıya varır. Kapıyı çalar. Bir kere, iki kere... Çok kere. Bazı
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Victor Hugonun
Sefiller
Sefiller
i,
Alexandre Dumas
Alexandre Dumas
in
Demir Maskeli Adam
Demir Maskeli Adam
ve
Monte Cristo Kontu
Monte Cristo Kontu
,
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
nin
Karamazov Kardeşler
Karamazov Kardeşler
i ve
Suç ve Ceza
Suç ve Ceza
,
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
un
Diriliş
Diriliş
i gibi bazı dünya klasiklerine karşı ilgimi uyandıran
Nazan Bekiroğlu
Nazan Bekiroğlu
kitabi........ yolu hapishanelere düşmüş ne kadar çok yazar, şair, filozof, vs. varmış,tanınmış babalar ve oğullar, intihar etmis ve ihanete uğramış taninmis kişiler....... sızlayarak okuduğum
Cümle Kapısı
Cümle Kapısı
........ hangi yazarları okumalıyım?", "hangi kitapları okumalıyım?" şeklinde iyi yazarlara sorular sorulur hep.. bu kitabı okuyunca bu soruyu sormaya gerek kalmıyor.. içinde birçok kitap, yazar adı geçiyor ve kısacık bahsedip merak uyandırıyor.. ve baş yapıtları tek tek sayıyor neredeyse.. tam anlamıyla bir referans kitabı. Nazım ve Piraye aşkına doyamadım :) Cümlelerin kapısını aralamanız dileğiyle......... Türkiye Yazarlar Birliği 2003 Deneme Ödülü’ne sahip bir eser.
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Onun yeni bir şey söylemek için yazdığı ve kapattığı kapıyı, ben “Ne ola ki?” diyerek araladım ve okudumbitti.. Cümle Kapısı, edebi ve kültürel arka planı yetersiz olanların anlamasının ve dolayısıyla keyf almasının zor olduğu bir eser. Eseri kendi içine kapatan ve okuyucunun kitaba girmesini zor kılan üç unsur var. Birincisi, her okuyucunun sahip olamayacağı geçmiş kültürel tarihi olay veya kişilere dair malümata üstü kapalı bir şekilde sürekli atıflar yapılması; ikincisi yazarın kendi duygu dünyasını imgesel sözcüklerle yazılarına katması; üçüncüsü ise yazarın dilindeki karmaşadır. Cümle kapısı, aslında insanın derinliklerin de bir yerde kelimelerle açılan ve kapanan kutlu bir kapı. Yorucu, yoğun bir olaylar içerisinde kapılar arasında kalan cümlelerdir..
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Şemsden mevlanaya, hz meryemden isa peygambere, bi anıdan risaleye ve en son cümle kapısına birer basamak gibi adım adım ilerledigim bu kitapta kayboldum adeta. Yeni kelimeler yeni düşünceler ve yeni hayaller dizdiğim bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. İyi okumalar..
Cümle Kapısı
Cümle KapısıNazan Bekiroğlu · Timaş · 20212,257 okunma

Yazar Hakkında

Nazan Bekiroğlu
Nazan BekiroğluYazar · 23 kitap
3 Mayıs 1957 tarihinde Trabzon'da doğdu. İlk ve orta tahsilini aynı kentte yaptıktan sonra Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitirdi (1979). Dört yıl lise öğretmenliği yaptı. KTÜ Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü'ne öğretim görevlisi olarak girdi. (1985). Orhan Okay yönetiminde sürdürdüğü Halide Edib Adıvar'ın Romanlarının Teknik Açıdan Tahlili konulu doktorasını tamamladı (1987). Aynı bölümde öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı. Şair Nigar Hanım konulu çalışmasıyla doçent oldu (1995). 1998'den itibaren aynı fakültede açılan Türkçe eğitimi bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmakta olan Nazan BEKİROĞLU 4 Mayıs 2001'de profesör olmuştur Şehirli bir ailenin üç çocuğundan en küçüğü olan Nazan Bekiroğlu; kendi ifadesiyle 'ehl-i kalem ve kelam' bir baba ile titiz ve oldukça eğitimli bir annenin, iki de ağabeyin ikliminde epey nazlanarak, korunarak, esirgenerek büyümüştür. Çocukluğunda Türkçesi bozulur diye sokak yasaklanmış ve arkadaşları seçilmiştir, bunun için konuşurken Karadenizliliği hiç hissedilmez. Bekiroğlu, Türk Edebiyatı dergisi röportaj yazarı Belkıs İbrahimhakkıoğlu'na verdiği bilgilerle, kendini ve (birbirini andıran) hikayeleriyle şiirlerini şöyle anlatmıştır. Doğduğu ay (3 Mayıs), ruh dünyası ve ardından şiir ve hikayelerinde hep yer almıştır. Altı yaşına kadar oturdukları, konak yavrusu denilebilecek büyük evde yaşadıkları, hikayelerinin şuur altı malzemesini hazırlamıştır; 'Çini dolap tutamakları, billur kapı kolları, vitraylardan süzülen efsunlu hava, kapı yanında açan filbahri çiçekleri, taş duvarlardan fışkıran yabani incir dalı, kocaman halının göbeğine düşen sarı ikindi güneşi, geceleri yatağa uzanan dalga sesleri ve bu seslerle karışan martı çığlıkları.' Bütün bunların izdüşümleri daha çocukluk yıllarında sanatkar ruhunu yoğuran dünyanın temelini teşkil etmişlerdir. On dört yaşında babasının vefatıyla beraber ailenin ekonomik ve sosyal rengi değişir. Konaktan apartman dairesine geçiş yazarın içe dönük ruh yapısının teşekkülünde ve duyarlılığının şekillenmesinde etkili olmuştur. Daha sonra yüksek tahsil için aileden uzaklaşması bakışlarını dış dünyaya çevirmesini Anadolu'yu ve insanını tanıtmasını sağladı. Öğrencilik yıllarında halk edebiyatı ve Orta Asya estetiğinin peşinde idi. Bunu bir ölçüde ilk hikayelerine de yansıttı. (Hava Hanım Öldü) . Gerek sanatkar, gerekse akademik kişiliğinin gelişmesinde hocası Orhan Okay'dan teşvik ve destek gördü. Kendi ifadesiyle, kendini asıl buluşu mezuniyet sonrası yıllara rastlar. 1979 yılında apartmandan tekrar eski, müstakil ve bahçeli bir eve taşınırlar. Böylece sanatkarımız, ruhunu harekete geçiren atmosfere yeniden kavuşur. Daha sonra bir İstanbul seyahatinde hayatına Osmanlı ve Topkapı girer ve bu saray giderek, adeta bir tutkuya dönüşür. Ama onu çeken Osmanlı'nın zaferleri ya da yenilikleri değildir. 'Saray'ı özellikle insani yanı ile yakalamaya çalışır. Bekiroğlu, edebiyata ve özellikle şiire meraklı bir aileden geliyor. Baba ve anne şiiri duyan ve duyuran insanlar. Babası 'Hedef' adlı bir mahalli bir gazetenin sahibiydi. Basılmamış roman denemeleri ve pek çok şiirleri bulunan, tarihe ve bilhassa Osmanlı tarihine meraklı bir zattı. Bekiroğlu 'güzele ilgi duymayı' babasından öğrenmiştir. Okumayı, kendisine sevdiren babasıdır. 'İçinde Bir Sızı Var' hikayesinde kahraman da babasıdır. Bir zamanlar Tanpınar'ın etkisinde kaldığını şu anda bu etki üzerinden attığını söyler. Hayran olduğu Dostoyevski'den insan ruhunun labirentlerini vermesi bakımından etkilenir. Oscar Wilde'ın insan ruhunun evrensel prensipler doğrultusunda ve çok sade çizgilerle hikayeler yazmasından etkilenir. Nun Masalları döneminde Oscar Wilde gibi hikayeler yazmak ister. Nun Masalları'nın sade görünümünde onun etkisinin olduğunu söyler. Mustafa Kutlu'dan teknik anlamda geleneğe yaslanması yönünden etkilenir. Sezai Karakoç'tan geleneğin dönüştürülerek bugün nasıl kullanılabileceğini öğrendiğini söyler.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.