En Eski Daha Çok Ateş Daha Çok Rüzgar Sözleri ve Alıntıları
En Eski Daha Çok Ateş Daha Çok Rüzgar sözleri ve alıntılarını, en eski Daha Çok Ateş Daha Çok Rüzgar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Akıntıya kapılmamak ve kötünün sıradanlığı tarafından yok edilmemek için tıpkı akşamları sürüsünü ahıra teslim eden bir çoban gibi düşüncelerimizi ve duygularımızı denetlemeliyiz.
Uygarlık paralarla,süslü söylevlerle ,televizyon kanallarının sayısıyla, seçim vaatleriyle değil, her bir yurttaşın sunabildiği yaşam onurunun düzeyi ile ölçülür.
Can sıkıntısının panzehri meraktIR. Açık, sürekli harekette olan bir zihindir. Bilginin yolunu izleyen asla sıkılmaz. Can sıkıntısı, yüzeysellik ve dışsallikla yetinerek yaşayan kişinin yanında taşıdığı bavuldur
"Okul, bilgiye dayalı araştırmaların değil, sıkıntı ve korkunun yeriydi. Pek az şey öğreniyorduk ve hiçbiri ilgimi çekmiyordu. Pastamın beşte dördünü yersem geriye ne kadarı kalırmış? Bunun hayatta ne önemi olabilirdi ki?"
"Temsilcilerinin zamanlarını birbirlerine hakaret ederek geçirdiği bir politikacı sınıfına insan nasıl güvenebilir ki; üstelik böyle davranarak onları dinleyenlerin sabırlarına ve zekâlarına da hakaret etmiş oluyorlar."
Pek çok kişi, bizleri yaşamlarımızın deney için büyütülen farelerinkinden pek farklı olmadığına inandırmaya çalışırlar. Suyumuz ve besinimiz her gün verildiği, bitişik bölmede bulunanlarla koklaşabildiğimiz, ışık düzenli biçimde yakılıp söndürüldüğü, ısıtma sağlandığı için halimizden hoşnut olmamız gerekir çünkü büyük olasılıkla bizden daha kötü koşullarda ve daha fazla tehlike altında yaşayan fareler de vardır. Bir çiçek hayal etmek, onun rengi karşısında heyecanlanmak adeta sakıncalıdır!"