1518 tarihine "Dans Vebası" olarak geçen olayda yaklaşık 400 erkek ve kadının haftalar hatta aylarca dans ettiği kaydedilmiştir. Jean Teulé kitabında bu, nedeni hâlâ tam olarak bilinmeyen, Aziz Vitus'un insanlara gönderdiği bir lanet olduğu düşünülen olayı mükemmel şekillerde betimleyerek anlatmıştır.
Vebanın tüm hızıyla devam ettiği, cüzam, kolera, ender görülen ama iki günde öldüren terleme hastalığının, frenginin ve tifonun varlığını gösterdiği ortamda bir kadın kucağında bebeğiyle bütün pisliklerin arasından büyüleyici güzelliğiyle geçiyor. Başka çaresi olmadığı için usulca ırmağa bırakıyor bebeğini. Çünkü sonrası için önünde iki ihtimal var. Bebeğinin ölmesi ya da içinde bulundukları koca sefalette kendi bebeklerini yemek.
Evine geri döndükten sonra kocasıyla konuşup mahalleye çıkıyor ve vücudu etrafta olanlara baş kaldırıcasına sallanmaya başlıyor. Böylelikle dans vebasının ilk hastası olur acılı anne.
"Hiç kuşkusuz acının içlerini kaplamasına boyun eğmemek için, bilinçaltına itilmiş yasakları alt ederek, kendinden geçişle kaçış yoluna kavuşuyorlar, düşünceleri matemin kederinden kaçıyor. Yüksek bir bunaltı düzeyi gerçeklikle bağlarını kaybetmelerine yol açıyor."