Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
David Copperfield
Charles DickensDavid Copperfield Yorumları ve İncelemeleri
David Copperfield yorumları ve incelemelerini, David Copperfield kitabı hakkındaki okur görüşlerini , David Copperfield puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Podcast: David Copperfield(iki bölüm)
I. bölüm: youtube.com/watch?v=DUhrM-5...
II. bölüm: youtube.com/watch?v=CZsSTXw...
Selam kitapçokseverler. Bu bölümümüzde Dickens'ın David Copperfield yapıtı üzerine konuşuyoruz.
David'in trajik çocukluğu, erken yaşta başına gelenler hakkında tartışırken bir yandan da Dickens'ın hafızada iz bırakan karakterleri üzerine enine boyuna sohbet ediyoruz.
Keyifli dinlemeleriniz olması dileğiyle.
okursohbetleri@gmail.com üzerinden görüş ve önerilerinizi bekleriz.
Sevgiler.
Ah Davy...
David Copperfield, Charles Dickens'ten okuduğum ikinci kitap oldu. Öncesinde İki Şehrin Hikayesi'ni okumuştum ve kalemine hayran kalmıştım. Bu kitapta kalemine bir kez daha hayran oldum. David Copperfield, İki Şehrin Hikayesi gibi esrarengiz ve vurucu bir kitap değildi ancak Charles Dickens'ın kendi tabiriyle "en sevdiği çocuk" olan ve hayatından birçok iz taşıyan bu kitabı da ben çok sevdim.
Öncelikle kitap David'in çok trajik geçen çocukluğuyla başladı. Kitabın başında hep "ah David daha bu çocuk yaşında neler yaşayacaksın acaba?" diyerek okudum. Sonrasında ise David'in hayatta kalma mücadelesi, erken yaşta iş hayatına atılmak zorunda kalışı...
Çocuk yaşta olgunlaşmak zorunda bırakılan David, büyüdükçe hayatı bir nebze de olsa düzeliyor ancak acıklı olaylar hala peşini bırakmıyor tabi ki. Kitabın sonu ise tam istediğim şekilde bitti ve kitaptaki bütün karakterler bir sonuca bağlandı, akılda hiçbir soru işareti kalmadı.
Kitap her ne kadar göz korkutacak derecede kalın gözükse de asla korkulacak gibi değil aksine oldukça akıcı bir kitaptı. Sadece ilk başlarda karakterler biraz gözünüze fazla gelebilir ancak not olarak ilerlerseniz hiçbir sıkıntı olmayacaktır. Umarım sizler de en yakın zamanda bu güzel eserle tanışma fırsatını bulursunuz.
Merhabalar, yazarın otobiyografik romanının önerisiyle geldim sizlere! 1100 sayfalık bu klasiği anlatmaya, incelemeye şu ufacık yer yeter mi bilmiyorum ama ben de yarattığı tüm hisleri anlatmaya çalışacağım. Dickens ile altıncı yolculuğumdu David Copperfield. İki Şehrin Hikayesi gibi değildi benim için ama yine de çok sevdim ve çoğu sayfasında da
Çocukluğumuzun kitabı ve karakterini yeniden karşılamak beni sevindirse de büyüyor ve hatta yaşlanıyor olmak da bir o kadar üzüyor artık. 1000 sayfa nere yenilenmiş baskılardaki 150 sayfa nere. Hoş bu sefer uzun baskı bitirdim kendimi de tebrik ediyorum tabi.
Her tiplemesi ayrı bir özellik taşır kitabın. Konusu bile öyledir. David malum ki üvey babasının elinde büyüyen bir çocuktur. Halaları tarafından da kız çocuğu olmadığı için ötelenmektedir. Normalde kız çocukları buna maruz kalır, herkes erkek çocuk ister falan işte bizim coğrafyanın hala değişmeyen kötü huyları hepinizin malumu. Ben hala kızım olsun istiyorum, beraber mangala gideriz daha nolsun ya. Kırmızı çizgim.
Sanayi devrimiyle gelişen İngiltere’nin kültürel durumu ve insan ilişkilerinden, insanların sosyal hayatına; hırs, tamah, ahlak, erdem gibi kavramlara sürekli geçiş yapacağız. Anlatım tarzı o kadar etkili ki yani bana dese ki senin aslında 2 burnun var, inanırım. İkna edici olması çok önemli benim için bir kitabın yani. Gerçi, kimin için değil ki?
Birçok kötü karaktere karşı da çok az iyi karakter olması ve başta David olmak üzere iyilerin hep sorun yaşamaları, kötü karakterde olanların çok daha iyi durumda olmaları da ayrı bir mesaj bence.
Hepimize iyi okumalar dilerim..
David Copperfield
David Copperfield, zor bir hayata gözlerini açan bir çocuk. Babasının erken ölümü yüzünden onu hiç göremiyor. Annesinin sonraki evliliğiyse onun için kabus oluyor. Çünkü üvey babası ve onun kız kardeşi David’den nefret ediyorlar.
Daha sonra da uzun bir süre sıkıntılar yaşadıktan sonra yavaş yavaş hayat David Copperfield’ın da yüzüne gülmeye başlıyor. Yetişkinliğe doğru Copperfield erdemli ve dürüst bir yetişkin oluyor. Başka sıkıntılar da yaşıyor, ancak bunların üstesinden gelmek için çabalıyor.
Kitabın uzunluğu sadece David’in değil, daha bir çok kahramanın hayatının birçok evresini okumamızı sağlıyor. Karakterler çok gerçek, anlatılan yüzyıla gitmiş kadar oldum. Kederleri de üzüntüleri de öyle içten ki gözümde canlandı.
Rivayete göre de bu roman Dickens’ın kendi hayatından da bolca izler taşıyor.
Uzun ve meşakkatli bir okuma olsa da herkesin okuma gerekir diye düşünüyorum.
Sihirbaz olan Copperfield değil:)
Charles Dickens'tan okuduğum ilk kitap David Copperfield. Bunu söylemekten utanıyorum şimdi ama ben sihirbaz olan David Copperfield'tan bahsediyor sanıyordum kitaba başlamadan önce.
Sanırım 2 yıl önceydi bir sınav görevinde sınıf kitaplığında çocuklar için olan yaklaşık 30 sayfalık halini görmüş ve öğrenciler sınıflara alınana kadar biraz okumuştum ama sonunu okuyamadım ve sınav başladığında herhangi bir şey okumak yasak olduğu için bırakmıştım sonunu merak ederek. Ve kitabının orijinalinin 1104 sayfa olduğunu öğrenince bir şaşırmadım desem yalan olur.
Kitavın dili son derece sade, 1800 yılların İngiltere'sini öyle güzel anlatıyor ki,sanki siz de o çağda yaşıyor gibi hissediyorsunuz.
David Copperfield'ın hayatını okudukça bir insanın başına daha ne gelebilir ki diyor insan, eşi Dora'nın çocukluklarına sinir oluyorsunuz ama sonra ölümü bu düşünceniz için pişman ediyor sizi.
Sonu her şeye rağmen evli, mutlu, çocuklu bitiyor ve kitabın sonunda "İyiler her zaman kazanır,kötüler ise kaybetmeye mahkumdur." sözünü bir kez daha pekiştiriyor.
Kitapseverlere mutlaka tavsiye ederim.
#okumknegüzelşey