Çok merak ettiğim Dede Korkut hikayelerinde istediğimi bulamadım. Ben daha çok değişik öğretici hikayeler beklerken, hep aynı tarz; bir ailenin oğlunun erkek olması, isim alması, ailesinden birini kurtarmak için savaşmasını, savaşırken hep yenmesini, evlenmek için kız aranmasını, kız için olimpiyat yarışlarına girilmesi vs hikayeler okudum. Yine az da olsa okudukça oğuz boylarının yaşayışları hakkında fikir edinebiliyoruz. Hikayelerden sadece bir tanesi farklıydı. O da bir insan ile periden olan çocuk ile ilgiliydi. Çocuk doğup çabucak büyüyor, insan yiyor, güçlü, dev gibi ve annesi (peri) bunu korumak için bir yüzük takıyor. Bu yüzük çocuğu dışardan gelen darbelere karşı koruyor. Ha bir de bu çocuk tek gözlü, adı da Tepegöz. Bu hikaye bana Nefilimleri ve Anunnakileri anımsattı :)) neyse sonuç olarak o çok merak ettiğim hikayelerde istediğimi bulamadım. O zamanki tarihi görmek için iyi olabilir. Çünkü sadece Dede Korkut’un yaşadığı zamanlardaki kavimler ve yaşadıkları anlatılıyor. O zamandan bu zamana tarihsel hikayelerin gelmesi güzel. Ama Meb yayınlarının bunu baya bir sadeleştirdiğini düşünüyorum. Çünkü içinde eğitici denecek hiçbir hikaye yoktu. Aksine çocukları olmayanları hor gibi küçük düşürücü hikayeler vardı. Yine olmamış..
