Benlik arayışının yanı sıra duygu yoğunluğunun anlatıldığı, içedönük kişiliğinin, yazma arzusunu verdiği heyecanla, bu heyecanı diri tutma adına türlü türlü yollara başvurduğunu görmekteyiz.
Aynı zaman da çizim yapan dil öğrenen kendini geliştirmek adına sürekli bir çaba hali içerisindedir yazar.
Sürgün de yaşayamadığı, yarım kalmış duyguları, ruhunda ciddi yaralar açmaktadır.
Cibran'ın hayatı gibi, ruhuda sürgündeydi.
O bir Meczuptu. Asıl karşılığı bambaşka olan bir delilik hali mevcuttu. Kendi coğrafyasında aşık!
Sürgün olduğu topraklarda ise bir "Deli."
Aşkın kalem dökülmüş halini okuyacaksınız. Derin bir ruh hali ile okunmalı. Üzerine düşünülmeli! Elinizdeki kitabın içi bilinmeyen sırlarla dolu!
"Gözlerinizi kapayın ve bakın etrafınıza, beni göreceksiniz, ben yanınızdayım."
Okudukça çoğalır sözcükler.