Demokrasi Mücadelesi: Radikalizm, Şiddet ve Terör

Arno Gruen

Demokrasi Mücadelesi: Radikalizm, Şiddet ve Terör Gönderileri

Demokrasi Mücadelesi: Radikalizm, Şiddet ve Terör kitaplarını, Demokrasi Mücadelesi: Radikalizm, Şiddet ve Terör sözleri ve alıntılarını, Demokrasi Mücadelesi: Radikalizm, Şiddet ve Terör yazarlarını, Demokrasi Mücadelesi: Radikalizm, Şiddet ve Terör yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şiddet yanlısı bu gençler, kendi geçmişleri üzerine kafa yormuyorlar. Bulundukları duruma gelmelerinin nedenleri onları pek ilgilendirmiyor. Kendi geçmişlerini irdeleyip ailevi koşulların yarattığı birer kurban olduk­ larını görmek yerine, güncel komploların kurbanı ol­duklarını düşünüyorlar. Duygusal tepkiler vermekle birlikte, ne kendi duygularını gerçek anlamda yaşama­ları ne de başkalarının duygularını algılamaları müm­kün değil
Sayfa 11 - ÇitlembikKitabı okudu
Şu kadarı kesin ki, şiddet yeni bir olgu değil. Şiddet, tahakküm ve mülkiyet temelinde var olduğu için tüm "büyük uygarlıkların" besleyip büyüttükleri şeyin bir parçası. İnsani değerlerin küçümsenmesinin yanı sıra dişil olanın ve çocuklarımızın çocukluğunun küçümsen­ mesi de buna eşlik ediyor
Sayfa 8 - ÇitlembikKitabı okudu
Reklam
Tanısız hastalık :İnsaniyet maskesi
Aşırı sağ ve solun ortak bir yanı vardır. Uyguladıkları şiddeti meşrulaştırmak için souyt ideolojilere ihtiyaç duyarlar. İdeolojiye dayanan düşünce dünyası onları duygularından koparır, böylece cinayeti kutsal bir eylem olarak göstermek mümkün olur.
Acının inkarı
Konformizm, insanın kendine ait yanlarını yabancılaşması temelinde gerçekleşir. Bu , her zaman saldırganlığın insanın kendisine yönelmesi ve bunun da dışa yansıtılması olasılığını doğurur. Bu yüzden konformizm, içinde daima bir parça şiddet potansiyeli barındırır.
İnsan başkalarına verdiği acıyı küçümser, ama en fazla kendi çekmiş olduğu ve hissetmesine izin verilmeyen acıyı küçümser...
Çitlembik PsikolojiKitabı okudu
Acının ve kaygının sürekli inkar edilip dışlandığı bir kültürde yaşıyoruz.Surekli başarılı olma , kâr etme ve onaylanma çabası içinde, tıpkı hastalık, güçsüzlük ve ölümle yüzleşmek gibi , keder ve tasalar da engel olarak görülüp reddediliyor... Bu sürecin ürettiği kendine özgü olana nefret , ancak bu nefreti dışavurunca ayakta kalabilen insanlar yaratıyor. Kendine özgü olanın tabancı diye dışlanması, bu şekilde oluşturulmuş kişilik yapısını ayakta tutabilmek için düşman arama gereksiniminin tetikleyicisi oluyor...
Çitlembik PsikolojiKitabı okudu
Reklam
847 öğeden 851 ile 847 arasındakiler gösteriliyor.