Demokrasiye Eleştiri sözleri ve alıntılarını, Demokrasiye Eleştiri kitap alıntılarını, Demokrasiye Eleştiri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1- Hâkimiyet halka değil, şeriata aittir.
2- Sulta/otorite ümmete aittir.
3- Tek bir halifenin naspedilmesi Müslümanlara farzdır.
4- Şer'î hükümleri benimsemek (hükümleri yürürlüğe koyup kanun yapmak) yalnız halifenin hakkıdır. Yani anayasa ve kanunları belirleyen halifedir.
ABD'de her 35 dakikada bir kişi intihar ederken, 120 sani yede bir kişinin akli dengesi bozulmaktadır. Her 23 dakikada bir kişi öldürülmekte, 6 dakikada bir kadının ırzına geçilmekte, 49 saniyede bir kişi saldırıya uğramaktadır.
ABD'de yayın yapan NBC televizyonu polis kayıtlarına da yanarak verdiği habere göre; ABD'de yılda 3 milyon kişi, aile bireylerinin tecavüzüne uğramaktadır. Bir günde tecavüze uğrayan çocuk sayısı ise 1100'dür.
Ferdî hürriyet kişiye zinayı, eşcinselliği, içki içmeyi, çıplaklığı, ne kadar adi ve aşağılık olursa olsun her türlü davranışı herhangi bir sınırlama, baskı ve zorlama olmaksızın uçsuz bucaksız bir hürriyetle serbest bırakmıştır.
ABD'de 20 milyon eşcinsel vardır. Bu da nüfusun %10'udur. Bu oran Yunanistan'da %17'dir.
Boşanma oranı Rusya'da %33, İngiltere'de %32, Fransa'da %19'dur.
Her sene "aydın(!)" unvanı verilmiş insanlar bir araya gelerek İslâm'ın demokrasi ile çelişmediğini, akıl ile vahiy arasında zıtlık bulunmadığını, küreselleşmenin zaruri ve bir mecburiyet olduğu, vb. beyanatlarla sömürgeci kâfir Batı'nın zehirli fikirlerini İslâm ümmetine enjekte etmeye çalışılmaktadırlar.
Amerika ve İngiltere gibi en köklü şekilde demokrasinin tatbik edildiği ülkelerde devlet başkanı ve meclisteki milletvekilleri, büyük iş adamları ile sermaye darlardan oluşan kapitalistlerin iradelerini temsil etmektedir.
Demokrasinin hakiki mahiyetinin feraset ve basiret ile idrak edilip iyice anlaşılmaması neticesinde kimileri demokrasinin İslâm ile çelişki arz etmediği saptırmacasına inanıp demokrasiye dayalı kurulan partileri destekleyerek tefrite düşerken, kimileri de öfkelerine yenik düşüp demokratik partileri ve onları destekleyenlerin tümünü ayrım gözetmeden küfür ile itham ederek ifrata kaçmıştır.
Nitekim AKP eliyle "Muhafazakâr De mokrası" safsatası keşfedilmiş ya da ettirilmiştir.
Dikkat edilirse "Muhafazakâr Demokrasi" denilen ucubenin tarifiyle küfürden ibaret olan demokrasi tarifi arasında hiçbir fark yoktur.
Cumhuriyet ile İslâm arasındaki kan uyuşmazlığı ayyuka çıktığında kalbi İslâm ile birlikte atanlar bu menfur oluşuma karşı sesini yükseltti ve Allah'ın dinini yükseltmek için baş kaldırdı. Mevcut laik sistem ise bu başkaldırışa "ateş ve demir" ile karşılık verdi. Malum kara günler yaşandı. İhlaslı ve âlim Müslümanlara sürgünler ve darağaçları reva görüldü.